- 1499 yılının Aralık ayının ilk günü, beş şövalyenin komutası altındaki askerler, Gırnata’nın (Granada’nın) 195 kütüphanesine ve en iyi bilinen özel koleksiyonların bulunduğu sekiz-on konağa girdiler. Arapça yazılı olan her şeye el konuldu. Elyazmaları üniformalı askerler tarafından hiçbir ayrım gözetilmeksizin arabalara yüklenip götürüldü.
- Roma Kilisesi’nin gözde muhafızı Toledo Başpiskoposu Ximenes de Cisneros, dinsizlerin bir güç olarak ortadan kaldırılmasının ancak kültürlerinin tümüyle yok edilmesiyle mümkün olacağına inanırdı. Bu da kitaplarının sistemli bir şekilde imha edilmesi demekti. Sözlü anlatımlar bir süre daha devam eder, sonra susar veya susturulurdu.
- Reconquista öncesi şehrin başpiskoposu olan Talavera, Arapça bilim kitaplarını okuyabilmek için bu dili öğrenmiş, papazlarına da aynı şeyi yapmalarını söylemiş, İncil’i de Arapçaya tercüme ettirmişti. Bu yüzden Kraliçe İsabella onu görevden almıştı. Kraliçe’nin, Başpiskopos’a aralarında kütüphanelerin imhası da olan bir dizi gizli talimat gönderdiği biliniyordu.
- Bab el-Ramla’da kitaplardan örülen duvarı ateşe verdiler, o gün iki milyon elyazması kitap yok oldu. Hıristiyan doktorlar, Ximenes’e yalvararak çoğu tıpla ilgili üç yüz elyazmasını kurtardılar.
- O dönemde, Kilise’yi korumak için Mağribiler’in ve Yahudilerin yok edilmesi gerektiği çünkü babası Müslüman ya da Yahudi olan bir Hıristiyan’a da asla güvenilemeyeceğine inanılıyordu. El konulan malikanelerin değerinin yüksekliği “Türklere karşı üç savaşın masraflarını karşılamaya yeteceği” şeklinde ölçülüyordu.
Yararlanılan Kaynak
Nar Ağacının Gölgesi, Tarık Ali, Everest Yayınları, 2001.
Bab el-Ramla, Everest Yayınları, Gırnata, Granada, İncil, Kilise, Kraliçe İsabella, Nar Ağacının Gölgesi, Reconquista, Roma Kilisesi, Tarık Ali, Toledo Başpiskoposu Ximenes de Cisneros, Ximenes
Leave A Reply