
Kraliçe Anna’nın yazlık sarayında rölyefte Viyana Kuşatması, 1529, Prag.
Fotoğraf: Alamy
“Barış istemeyen ve verdikleri bir sözü asla tutmayan Moskoflar”
Osmanlılar, kime dostlukla ve itina ile muamele ediyorlarsa o kimse ya ölü veyahut dünyanın en bedbaht insanı demektir.
“Cahil ve gaddar Osmanlı tipi”
Travnik Günlüğü, İvo Andriç, İletişim Yayınları, 1999. Sayfa 428, 430,446.
“…kasabanın lokantasında hiç kimse bir Çingene’nin içtiği bardaktan içmek istemediğinden….”
“Çingenelerin çocuk çaldıklarını da söylüyorlardı. Pek çok şey çalıyorlardı çalmasına ama kilden yapılmış evlerinin önünden geçerken bu viranelerin etrafında oynayan çocuk sayısını görünce neden başka çocuk çalsınlar ki, diye düşünmeden de edemiyordu insan.”
“Almanca, biz Macarlar için düşman bir dildi; Avusturya hakimiyetini hatırlatıyordu.”
Okumaz Yazmaz, Agota Kristof, Can Yayınları, 2024. Sayfa 21, 22.
29 Ocak 1999 tarihli Frankfurter Allgemeine Zeitung’un ekinde yer alan Traxler’in kısa öyküsünden yola çıkarak:
Kaledeki hanımefendi, kapı zilini çalan Hun ordusuna diyafon aracılığıyla şöyle demektedir:
“Yani siz Hunlarsınız ve yakmak, yıkmak ve yağmalayıp tecavüz etmek istiyorsunuz, öyle mi? Hayatta olmaz! İyi günler.”
Thomas Mann’ın yapıtlarında Moğollar, Bolşevikliğin özünü temsil ediyordu: Mann’a göre bu öz, “Moğollarınkine benzer bir kültür yıkımıydı, tarih karşıtı, Avrupa karşıtı ve hastalık düzeyinde esrik” idi.
Cengiz Han ve Mirasçıları Büyük Moğol İmparatorluğu, Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi, 2006.
Büyük Moğol İmparatorluğu’nun Kurucusu Olarak Cengiz Han’ın Tarihsel Rolü, Chuluun Dalai. Sayfa 28.
Finlandiya‘nın aşırı sağcı Maliye Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Riikka Purra özür diledi. Somalili ve Türk göçmenleri hedef alarak “Türk maymunlar” ifadesini kullanmıştı.
Cumhuriyet gazetesi, Dış Haberler, 13.07.2023
Leave A Reply