- İmparatorluk limanı civarındaki alt teraslardan biri üzerinde Boukoleon Sarayı yer alıyordu.
- Boukoleon Sarayı’nın ilk binasının MS 4. yüzyılın ilk yarısında İran’dan gelen Hormisdas tarafından yaptırıldığı sanılmaktadır.
- Boukoleon Limanı’na İmparator Markianos (450-457) bir iskele yaptırdı. Bu iskeleyi imparator ve ailesi kullanıyordu. Limanın önünde dalgakıranı vardı. Rıhtım mermer kaplıydı ve heykellerle süslüydü. Bugün limana ait bir iz yoktur.
- Diğer bir fikre göre ise, 408 – 450 arasında yaptırılan saray, 474 yılında yanmış ama imparator olmadan önce sarayı ikametgah olarak kullanan Justinyen, imparator olduğunda onartarak genişletmiş, sarayı, Büyük Saray’ın sınırları içine aldırmıştır.
- İmparator Justinyen Dönemi’ne (527-565) kadar Hormisdas Sarayı adı ile bilinen yapı, deniz tarafına konan aslan (leo) ve boğa (bous) heykellerinin isimlerinin birleştirilmesi ile Boukoleon ismini almıştır.
- İmparator Theophilos (829-842), bugün girişi görülebilen balkonu deniz tarafına ekletmiştir. 10. yüzyılda sur içine alınan saray, hanedanın 11. yüzyıl sonunda Blakhernai Sarayı’na taşınması ile kısmen terk edilmiştir.
- İmparator Nikephoros Phokas, 969 yılında saraya erzak deposu ve fırını olan bir sığınma odası, bahçesine ise havuz ve fener kulesi yaptırmıştır. Phokas, karısı ile aşk yaşayan yeğeni tarafından burada öldürülmüş, yeğeni kendisini imparator ilan etmişti.
- Sarayda yerler büyük olasılıkla opus sectile, yani mermer plakların geometrik şekilde döşenmesi, ile kaplıydı. Duvarlar ise çini ile süslenmişti.
- Saraya ait akantus yaprakları ile süslü mermer kapıda İmparator Justinyen’e ait monogram bulunuyordu. Tahrip edildiği için artık görmek mümkün değil.
- Latin işgali (1204-1261) sırasında Latinler kendilerine saray olarak burayı seçmişler; burası da diğer saraylar gibi Haçlı soylularının ve komutanlarının kullanımı sırasında yağmalanmıştır. Konstantinopolis’in VIII. Mihail Paleologos tarafından geri alınmasıyla Latinler’in son kralı II. Baudouin (1237-1261), Boukoleon Limanı’ndan kaçmıştır.
- 14. yüzyılda tamamen terk edilen saraydan, ilk kez İmparator VII. Konstantin Porfirogenetos’un 10. yüzyılda yazdığı saray törenlerinin anlatıldığı Törenler Kitabı’nda bahsedilmektedir.
- Boukoleon Sarayı, Bizans’ın son dönemine kadar varlığını korur. Fetih sırasında saray harabe halindedir.
- Saray 1532 yılındaki depremde tahrip olduktan sonra geriye kalan yapıların bazıları 1741, 1758, 1808 ve 1912 yangınlarıyla ortadan kalkmıştır.
- 1869’da Yedikule’de yapımına başlanan Rumeli demiryolu hattının inşası nedeniyle Yedikule-Sirkeci hattının yapımı büyük hafriyat gerektirmiş, Yedikule surlarından başlayarak Sirkeci’ye kadar çok sayıda tarihi eser, saray, kalıntı yıkılmıştır.
- Sirkeci Garı da o dönemde yapılmıştır. 1870-1873 yılları arasında, demiryolunun ve Sirkeci Garı’nın yapımı esnasında Topkapı Sarayı önündeki surların bir bölümü yıkılmıştır.
- Demiryolu için Küçük Ayasofya’nın doğusunda deniz kıyısındaki Boukoleon Sarayı’nın batı kanadı da Sultan Abdülaziz’in izniyle 1873’te yıktırılmıştır.
- 1950’lerde ise Bukaleon Sarayı’nın önünden sahil yolu geçti, parklar yapıldı, dolayısıyla sahil sarayı denizden uzaklaştı.
- Four Seasons Oteli’nin bitişiğinde mozaik taban, keşiş mezarları ve freskli duvarlar bulundu. 1996 yılında bulunan 300 metrekare mozaiğin 100 metrekaresi Arkeoloji Müzesi’ne alınmış, 200 metrekaresinin üzerine bina yapılmış, deniyor.
Ahırkapı, Antoine Helbert, Arkeoloji Müzesi, Azize Euphemia Kilisesi, Binbirdirek Sarnıcı, Bizans Eseri, Bizans İmparatorluğu, Bizans Sarayları, Bizans surları, Boukoleon Limanı, Boukoleon Sahil Sarayı, Boukoleon Sarayı, Çatladıkapı, Four Seasons Oteli, Hormisdas, Hormisdas Sarayı, II. Baudouin, İmparator İskelesi, İmparator Justinyen, İmparator Markianos, İmparator Nikephoros Phokas, İmparator Theophilos, İstanbul’un 100 Roma, Konstantinopolis, Küçük Ayasofya, Kültür A.Ş. Yayınları, Kumkapı, Latin işgali, Lausos Sarayı, Mozaik Müzesi, opus sectile, Sirkeci Garı, Sultan Abdülaziz, Sultanahmet, Sultanahmet’teki Euphemia Kilisesi, Topkapı Sarayı, Triton heykelciği, VII. Konstantin Porfirogenetos, VIII. Mihail Paleologos
Leave A Reply