- Çağdaş dönem deyince siber dünyadan bahsetmemek olmaz. 1980’lerin ortalarında internet kullanıcı sayısı birkaç bin kişi idi. Siber dünyanın üzerimizdeki etkisi yazılı basın ya da televizyon gibi daha önceki aşamalardan farklıdır.
- Çağdaş yaşamımıza egemen olan teknoloji, bilimsel düşüncenin güncel yaşama yansıyan pratikleridir.
- Kapitalizmin büyümesine imkan sağlayan faktörlerin en başında teknolojinin geldiği düşünülür.
- Bugün yaşadığımız ve gördüğümüz, birbiriyle ilişkili üç büyük teknolojik gelişmeden söz edilir: İletişim, bilişim, moleküler biyoloji.
- Bilgi akışı kontrolünün giderek daha zorlaşacağı; bilgi dünyası ile madde dünyası arasındaki sınırların giderek yok olması durumu söz konusudur deniyor.
- Kapitalist küreselleşmenin çevresel, iklimsel ve toplumsal yıkımlara yol açan etkileri olduğu düşünülmektedir. Bu görüşü savunanlar, övünç vesilesi olan yüksek büyüme yüzdesinin yıkıcı ve yok edici sonuçları olduğunu ileri sürmektedir. Kapitalist ekonominin büyümesinin, dünyamızı giderek büyüyen bir çöplüğe dönüştürdüğü; dizginsiz üretilen metanın, sadece üretim aşamasında değil, tüketim ve atık aşamalarında da dünyayı kirlettiği, zehirlediği ve tükettiği öne sürülüyor.
- Post kapitalizm, kapitalizmin günümüz sorunlarına çare olamadığını; üretimde sermayenin yerini yaratıcılık ve inovasyonun aldığını; şirketlerin sadece kar odaklı olmalarına karşı çıkan, toplumsal fayda sağlayacak iş modellerine geçilmesi gerektiğini, kapitalizmin sonuna geldiğimizi savunan bir kavram. Son 25 yılda kapitalizmin sürekli değişime uğradığını öne sürerken post kapitalizm dönemine bilgi teknolojileri sayesinde girdiğimiz savunuluyor. Bilgi teknolojilerinin çalışma koşullarını, piyasa koşullarını, üretim modellerini değiştirdiğini savlıyor. Bu yüzden artık sermayeden değil, yaratıcı ekonomilerden, paylaşım ekonomisinden bahsetmek gerektiğini iddia ediyor.
- Teknolojinin hayatımızdaki ağırlığını artırmasıyla başlayan dijital dönüşüm, iş dünyasındaki oyunun da tüm kurallarını değiştirmeye başladı. Dijitalleşmeyle rekabetin kuralları tamamen değişti; ihracatta rekabet için şirketlerin dijitalleşmesi önemli hale geldi.
- Yeni teknolojiler, çalışılan ölçek, bulunulan yer gibi faktörlerin önemini ortadan neredeyse kaldırmış, bireyin gücüne güç katmış, küçük girişimcinin dünya ekonomisindeki payını büyütmesi mümkün olmuştur.
- 1992 yılında metin tabanlı tarayıcı, World Wide Web genel kullanıma açıldı. Olay, bilginin demokratikleşmesi olarak kutsanır, sanal topluluklar yayılmaya başlar.
- Bilgiyi denetim altında tutarak gücü elinde bulundurmak prensibi artık geçersiz. Kimse bilgiyi denetim altında tutamıyor. Diktatörlerin sayısının azalacağı beklenebilir, yorumu yapılıyor.
- Bilgi ekonomisi devrinde, endüstri çağındakinin aksine, kentlere, banliyölere yığılmak zorunda değiliz. Tarihte ilk kez, kişinin işyeri ile evi arasındaki bağlantı kopuyor.
- Çağdaş Dönemde teknolojiyi kendi seçtiği yerde kullanan “Modern Göçebeler” doğmuş, sayıları son yıllarda %40 artış göstermiştir. Artık bir çok iş kolunda teknoloji sayesinde insanlar istediği yerde çalışabilmekte.
- Bilgi ekonomisinde, insanlara kolektif güçlerinden ötürü değil, yaratıcılıklarından ötürü ücret ödeniyor. Toplumun yeni sorumluluğu, bireyin inisiyatifini ödüllendirmek oluyor.
- Bilgisayarlar binaları da özerkleştirdi: yapılar fiber optik kablolarla birbirine bağlanıyor, binalar kendi kendilerini denetleyip yönetebiliyor, bina içinden dış çevre ile bağlantı kurulabiliyor, artık akıllı binalar söz konusu.
- Bilgisayarlı montaj fabrikaları, ürünleri bireyselleştirebiliyor.
- İlerleyen teknolojiyle üretim anlayışı da yeniden şekillendi. 1782 yılında buhar makinesi ile başlayan makineleşme; 1913 yılında devreye giren üretim bandı ile başlayan endüstrileşme ve 1954 yılından sonra başlayan bilgisayar kullanımı ile gelen elektronik otomasyondan sonra siber-fiziksel sistemlere ulaşılmasıyla akıllı cihazların otomasyonu, bilgi ve iletişim teknolojileri gelişti. Siber-Fiziksel Sistemler, Nesnelerin İnterneti ve Big Data gibi birçok farklı kavramın üretim sistemlerine ve tüm değer zincirine eklenmesiyle Endüstri 4.0 anlayışı doğdu. Gelişmiş ülkelerde Endüstri 4.0 ile fiziksel parça, araç ve makinelerin internet üzerinden birbirleriyle iletişimde olmaları 2015 yılından sonra söz konusu oldu. Endüstri 4.0 ile üretim süreçlerinde daha fazla esneklik; kişiselleştirilmiş ürünler üretiminde marjinal maliyetin düşmesi; başta enerji olmak üzere kaynakların daha verimli kullanımı söz konusu olabilecek, diye düşünülüyor.
- Akıllı üretim sistemleri ile gelen Dördüncü Sanayi Devrimi, teknoloji ve dijitalleşme üzerinde kurulu. Gerçek zamanlı verilerin değerlendirilmesi ile başlayan akıllı üretim; dijitalleşme ile gelen verimlilik sıçraması yeni iş modelleri doğuruyor. Modelleme ve benzetim teknikleri, bir tasarımı nesneye dökmeden nasıl çalışacağını gösteriyor. Böylece tasarımlar, prototip yapılıp denenmeden iyileştirilebiliyor, sonuç alma hızlanıyor. Makinelerin birbirleriyle konuşmaları, bilgi paylaşmaları, bilgilerin Bulut Teknolojisiyle depolanması gibi.
- Bulut Teknolojisinin en büyük demokratikleşme olduğu, KOBİ’lerin de büyük şirketler kadar teknolojiye ulaşma imkanları olduğu öne sürülüyor.
akıllı bina, akıllı binalar, akıllı üretim; dijitalleşme, Big Data, Bilgi, Bilgi ekonomisi, Bilgi teknolojileri, bilginin demokratikleşmesi, bilişim, Bulut Teknolojisi, Çağdaş Dönem, Çağdaş Sanat, Çağdaş Sanata Varış, dijital dönüşüm, Dördüncü Sanayi Devrimi, elektronik otomasyon, Endüstri 4.0, Endüstri 4.0 anlayışı, endüstrileşme, fiber optik, İletişim, Kapitalist küreselleşme, KOBİ, makineleşme, Modern Göçebeler, moleküler biyoloji, Nesnelerin İnterneti, Post kapitalizm, sanal, sanat, sanat ve teknoloji, siber dünya, Siber-Fiziksel Sistemler, Teknoloji, World Wide Web, yeni iş modelleri
Leave A Reply