Keman, en sevilen çalgıların başında gelir. Tellerinin titreşimi ile ses üreten yaylı çalgılar ailesinin en küçük üyesidir ama bu aileye adını da verir: Keman ailesinin alto sesi viyola, tenor sesi viyolonsel (çello), bas sesi kontrbas iken soprano sesi kemandır. Orkestra ve oda müziği edebiyatının en önemli elemanlarındandır. İnsanlık 1550 yılından beri kemanı tanıyor. Keman önceleri danslara eşlik eden bir çalgıdır. 1600 başlarında orkestra topluluğu içine girer. Topluluk çalgısı olarak öneminin resmiyet kazanması 17. yüzyılda olur. Monteverdi 1608’de, Orfeo operasında, orkestraya iki keman koymuştur.
18. yüzyılda Vivaldi ve Tartini gibi besteciler çalgı üzerindeki ilk teknik düzeltmeleri başlatmışlardır. 18. yüzyılda yayı da daha güçlü, uzun ve geniş hale getirilmiş, keman bu çağda modern biçimini almıştır. Tüm modern çalgılar içinde yapısı en sade olanlardan biri de olsa yaklaşık 70 parça içerir. Biçimi rastlantıya bağlı değildir, bütün orantıları akustik değerlere göre saptanmıştır.
Keman yayı yapımında kullanılan bir ağaç türü olan Pernambuco, yalnızca Brezilya’da yetişir.
Jacques d’Amati’den itibaren yaylı çalgıların yapımında ön kapak için ladin; arka kapak, kol, yanlıklar, şövale için akçaağaç; yanlıklar, tuşe ve sap için abanoz kullanılır. Kullanılacak ağaçların tümü uzun bir doğal kuruma sürecinden geçtikten sonra kullanılır.
Kemanın ilk önemli yapımcısı, İtalya’da Brescia kasabasında yaşayan Gasparo da Salo (1540-1609) olarak bilinir. Keman yapımı ile öne çıkan İtalyan kenti Cremona, Nicolo Amati’nin (1596-1684), Andrea Guarneri’nin (1626-1698), Antonio Stradivari’nin (1644-1737) şehridir. Bu lutiyeler, şehre ün katmıştır.
Yararlanılan Kaynaklar
Zaman İçinde Müzik, Evin İlyasoğlu, YKY, 1994. Sayfa 23.
Müzik, Faruk Yener, Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu, Beyaz Köşk Yayınları, 1983. Sayfa 113, 114.
Can Kırığı, Akira Mizubayashi, YKY, 2021. Sayfa 67, 71, 102, 108.
Leave A Reply