Prizren Kalesi’nin ilk hisarları Doğu Roma döneminde yapılmış, Osmanlı döneminde çeşitli eklemelerle büyütülmüş.
Prizren’de restorasyonu sürmekte olan Balkanlar’ın en büyük hamamı Gazi Mehmet Paşa Hamamı, Rüstem Paşa tarafından 1798 yılında yaptırılmış. Restorasyon sonrasında hamamın kadınlar kısmı geleneksel el sanatlarının sergilendiği bir bölüm, soyunma yerleri çayhane, erkekler kısmının ise sanat galerisi olarak kullanılması planlanıyor.
1615 tarihli Sinan Paşa Camii, 2008 yılında TİKA tarafından restore edilmiş. Bazı kaynaklara göre şehrin, bazı kaynaklara göre Balkanlar’ın en yüksek minaresine sahip. Fotoğraflar: Füsun Kavrakoğlu
Prizren, Saraybosna ve Üsküp gibi Osmanlı’nın mimari mirasını koruyan bir şehir. Priştine-Prizren arası karayolu ile 1,5 saat sürüyor.
Nüfusu tamamen Türklerden oluşan, Kosova’daki tek yerleşim Prizren yakınındaki Mamuşa kasabasıdır ve beş bin kişilik bir yerleşimdir. Kosova’da Türkleri bir araya getiren pek çok dernek var.
Tasavvuf Kosova’nın, özellikle de Prizren’in manevi çekirdeğidir, deniyor.
Birçok sefere katılmış olan şair ve tarih yazarı Suzi Çelebi’nin Prizren’de 1455-1465 yılları arasında doğduğu sanılıyor. 1524 yılında Prizren’de vefat etti ve 1513 yılında inşa edilmiş, şehrin en eski camisi olan Küçük Suzi Çelebi Camii’nin yanı başına gömüldü. Dönemin askeri tarihini anlattığı epik şiiri ile ünlüdür. Balkanlar’da yaşanan sorunları gazellerle padişaha iletmiş, Yavuz Sultan Selim’in takdirini kazanması neticesinde kendisine Prizren yakınlarında bir çiftlik bağışlanmıştı.
Rahibe Teresa’nın babası Prizren doğumluymuş.
Prizren’in kardeşi İstanbul’da, Beykoz. Şehirde eski binalar restore ediliyor, yeni şık binalar yapılıyor. Çok şükür hiç gökdelen yok, insani ölçekte güzel bir şehir Prizren.
15. yüzyıldan kalma olduğu söylenen Maraş Çınarı koruma altında.
Prizren’in ortasından Ak Drin’in kolu olan Bistriça ya da Akdere Irmağı geçiyor. Akdere üzerindeki Taşköprü de bir Osmanlı eseri. Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu