Modernite’yi başlatan düşünürün Descartes, yazarın ise Cervantes olduğuna ilişkin genel bir kanı vardır. Buna daha sonra bir meta roman olarak Postmodernite’yi de haber verdiği yargısı eklenmiştir (1).
Cervantes, hiçbir otoriteyi izlememiş, hiciv tarzında tasarladığı hikayesini şövalye romanları ile eğlenen bir parodi olarak yazmıştır (2).
Miguel de Cervantes Saavedra, La Mancha’lı Yaratıcı Asilzade Don Kişot’da bütün yazın türlerini dener ve hiçbirini benimsemez. Buna epik, romans, pastoral gibi ‘ciddi türler’ kadar, Bizans öyküleri, Doğu öyküleri, yerel anekdotlar gibi ‘hafif türler’ de dahildir. Cervantes uzun yıllar öykü, oyun ve romans türünde eserlerle şöhreti aradıktan sonra, 51 yaşında “Hayal edilebilecek en güzel, en zeki kitap” olmasını dilediği Don Kişot’u yazarak şöhreti yakalamıştır. Don Kişot’un yeniliği ‘eski’nin sonuna dek tüketilmesinden kaynaklanır, der Jale Parla (3).
Cervantes’in İspanya’sı da tıpkı köhnemiş ifade biçimleri kadar köhnemiş bir dünya görüşünü sürdürmeye çalışan bir ülkeydi. Bütün dünyayı tek bir din, Katoliklik, altında birleştirme peşindeydi. Cervantes hicivci bir gerçekçilikle bu köhnemiş özlemlerin “donkişotluğunu” sergilemek üzere yola çıktı. Dünya değişiyordu ama İspanya bunu fark etmemekte direniyordu. İspanya Avrupa ticaretinde etkin olmasına rağmen feodal yapılarını henüz kıramamıştı. Cervantes, bu ideolojik köhnemişlik ile edebi köhnemişliği bir arada ele aldı. Bu kitap, kimilerince bir proto-roman, yani romanın öncüsü, kimilerince de doğrudan doğruya bir ilk roman olarak kabul edildi (4).
“Kısaca, kendini kitaplara öyle kaptırmıştı ki gün batımından gün doğumuna kadar bütün geceyi, gün doğumundan gün batımına kadar günlerini okuyarak geçirirdi. Sonunda az uyuyup çok okumaktan beyni kurudu ve aklını yitirdi.” Cervantes 1605 yılında Don Kişot adıyla bildiğimiz Kitap Delisi’ni böyle anlatırken, kendi sahte gerçeklerinden fena halde ödü kopan bir toplumu tanıtıyordu (5).
Cervantes’in Don Kişot’u yazarken kısmen Şarlken’den ilham aldığı düşünülür (6).
Dostoyevski‘ye göre Don Kişot insan düşüncesinin en son ve en büyük sözü, insanın ifade edebileceği en acı ironidir (7).
Yararlanılan Kaynaklar
- Don Kişot’tan Bugüne Roman, Jale Parla, İletişim Yayınları, 2000. Sayfa 18, 19.
- A.g.e., sayfa 25.
- A.g.e., sayfa 53.
- A.g.e., sayfa 54.
- Gezgin, Kule ve Kitapkurdu, Alberto Manguel, Yapı Kredi Yayınları, 2016. Sayfa 96.
- Habsburglar, Martyn Rady, Kronik Yayıncılık, 2022. Sayfa 101.
- Don Kişot’tan Bugüne Roman, sayfa 11.
Leave A Reply