- Timur’un dört oğlundan en kıymetlisi, gözbebeği, en büyük oğlu Cihangir, Timur’dan önce, 1376 yılında ölür. Onun oğlu Pir Muhammed, Timur’un vasiyet ettiği ardılıdır.
- İkinci oğlu Şeyh Ömer, Irak’ta babası ile birlikte savaşırken ölür. Onun oğlu İskender Sultan gökbilimcidir.
- Üçüncü oğlu Miranşah ise babasından hemen sonra, 1407 yılında ölür. Miranşah’ın oğlu Halil Sultan, Timur’un vasiyetini hiçe sayar, Pir Muhammed’i saf dışı eder ama halk ayaklanmasıyla düşürülür.
- Timur’un dördüncü oğlu Şahruh 1409 yılında kontrolü ele geçirir ve 1447 yılına kadar başta kalır. Başkenti Herat olur.
- Şahruh’un oğullarından Uluğ Bey (1394-1449), kral naibi ve Semerkand valisidir. Timur, Taşkent ve Moğolistan’ı ona bırakmıştır. Gökbilimcidir, Farsça ve Çağatayca şiirler yazar. Abdüllatif ve Abdülaziz adlı iki oğlu vardır.
- Şahruh’un diğer oğlu Baysungur hat ve minyatür ustasıdır. Babasından önce ölmüştür.
- Timur’un Fergana, Kaşgar ve Hotan’ı miras bıraktığı Şahruh’un üçüncü oğlu İbrahim Sultan edebiyatçıdır ve babasından önce ölmüştür.
- Şahruh 1447 yılında öldüğünde oğullarından sadece Uluğ Bey hayattadır. Ancak Uluğ Bey’in annesi Gevher Şad, başa Baysungur’un oğlu Alaüddevle’nin geçmesini istemektedir. Bunun üzerine Uluğ Bey ile oğlu Abdüllatif, Alaüddevle ile savaşırlar ve savaşı Uluğ Bey tarafı kazanır. Ancak Uluğ Bey zaferi diğer oğlu Abdülaziz adına ilan edince Uluğ Bey ile bu defa oğlu Abdüllatif savaşırlar savaşı oğul kazanır, Uluğ Bey teslim olur, buna rağmen oğlunun tuttuğu katil Uluğ Bey’i öldürür, 1449.
- Abdülaziz’in oğlu Mirza Abdullah, amcası Abdüllatif’i öldürür. 1459-1469 arasında Timur’un torununun oğlu Nakşibendi Ebu Said; 1469-1506 yılları arasında ise şair Hüseyin Baykara başa geçer. Onun zamanında da Herat başkenttir. Timurlu Herat’ı, bir Türk-İran uygarlığıdır. Hüseyin Baykara da Farsça ve Türkçe şiirler yazmıştır.
- Kabil kralı, Hindistan fatihi, Timur’un torununun torununun oğlu Babür Şah (1483-1530), 300 yıl sürecek Türk-Hint İmparatorluğu’nu kurar.
- Timurlular’ın bitişi 1505 yılına tarihlenir.
- Cengiz Han soyundan Özbek Hanı Muhammed Şeybani (1451-1510), 1505 yılında Harezm, Semerkand, Buhara ve Taşkent’i alarak Timurlu otoritesine son verir. Babür Şah, 1512 yılında Şeybani Özbeklere yenilince Hindistan’a geçip kendi devletini kurar. Muhammed Şeybani, Şah İsmail ile savaşırken ölür.
- Şeybaniler’in Özbek Hanedanlığı’nın iki yöneticisini daha zikretmek gerekir: Muhammed Şeybani’nin yeğeni, Nakşibendi, Ubeydullah Han (1533-1539) ve son Şeybani Abdullah Han (1557-1598). Akrabalarından Astragan Emiri, Abdullah Han’ın ölümünden sonra yerine geçerek Astraganlılar Hanedanı’nı kurar. Hanedanın başkenti Buhara’dır. Şeybaniler’in bir başka kolu da Hiva ve Harezm üzerinde hüküm sürer. Özbek aşiretleri, 17. yüzyıl boyunca yerleşik yaşama geçmeyi sürdürür, çeşitli Türk ve Tacik grupları ile karışmaya devam eder. Giderek bu bölgede yaşayan halkların hepsi Özbek olarak adlandırılır. Batıdaki Türkmenler ve Karakalpaklar ile kuzeydeki Kazaklar ise göçebe yaşam tarzını devam ettirirler.
- Sonraki dönemlerde, Fars ülkesinde hüküm süren Şii Safeviler’in oluşturduğu engel, Orta Asya’nın genel olarak Sünni dünyasının yaşadığı önemli kültürel ve entelektüel gelişmelerin uzağında kalmasına yol açmıştır. Kervan ticaretinin giderek sönmesi, bölgeyi dünyadan soyutlarken, İpek Yolu soyguncular nedeniyle tamamen güvensiz hale gelmiş, deniz yolu ile yapılmaya başlanan ticaret İpek Yolu’nu bitirmiştir.
- 1740 yılında Fars ülkesinin hükümdarı Nadir Şah bölgeye gelir, tüm önemli yerleşimleri fetheder, himayesindeki Mangiler Hanedanı’nı Buhara tahtına yerleştirir.
- Amu Derya’nın altın açısından zengin olduğu söylentisi 18. yüzyıldan itibaren bölgenin tarihini belirler. Çar Büyük Petro Hiva’ya bir araştırma grubu yollar. Grup, 1717 yılında bölgeye varır varmaz öldürülür. Moğol tacizlerine karşı koyamayan Kazaklar’a destek bahanesi ile bölgeye gelen Rus birlikleri 19. yüzyılın başından itibaren bölgenin kuzeyine iyice yerleşir.
- Bu sırada Buhara, Hiva ve Fergana Vadisi’ndeki Kokand Hanlığı birbiriyle çatışmaktadır. Kokand Hanlığı’nın başında Şeybaniler’in bir ardılı vardır.
- 16. yüzyılda Orta Asya hanlıkları ile karşılıklı elçi gönderen iki ülke vardı: Rusya ve Osmanlı İmparatorluğu.
Abdüllatif, Alaüddevle, Babür Şah, Baysungur, Gevher Şad, Halil Sultan, Herat, Hüseyin Baykara, İskender Sultan, Miranşah, Mirza Abdullah, Muhammed Şeybani, Nakşibendi Ebu Said, Özbek Hanı Muhammed Şeybani, Pir Muhammed, Şahruh, Şeyh Ömer, Ubeydullah Han, Uluğ Bey
Leave A Reply