Benim gibi arkeoloji okumamış olanlar için tarih öncesi devirleri anlamak biraz zordur, ya da bana zor gelmiştir. En azından sırasıyla, kaba hatlarıyla da olsa anlayabilmek için bir özet çıkarttım.
2018 yılında ziyaret ettiğim, yeni nesil müzelerimizden biri olan, çok zevk alarak, gurur duyarak gezdiğim Şanlıurfa Müzesi’ni de bu yazı dizisinde kendime rehber aldım. Aynı gezide gittiğimiz, Gaziantep Arkeoloji Müzesi ile daha sonra gittiğim Kars Müzesi’ni de yardıma çağırdım.
Umarım açıklayıcı olmuştur.

Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu, Gaziantep Arkeoloji Müzesi, 2018.

Avcı-toplayıcı topluluklar Paleolitik Çağ ( Yontma Taş Devri ) boyunca doğal ortamın sağladığı kaynaklara, meyve, ot, kök ve yumruların yetiştiği mevsimlere, avladıkları hayvan türlerinin bulunduğu bölgelere bağlı olarak göçebe bir yaşam sürmüşlerdir. Olumsuz koşullardan ve tehlikelerden korunmak için mağara ve kaya sığınaklarını kullanmışlardır. Ateşi denetim altına almışlar, ateş yaşamlarının merkezi olmuştur. Bu sayede Buzul Çağlarının zor koşullarında hayatta kalabilmişler, yabani hayvanlardan korunabilmişlerdir.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu, Şanlıurfa Müzesi, 2018.
- Diyetini, doğada yabani olarak var olan hayvanlar ve bitkilerden sağlayan insanlara avcı-toplayıcı diyoruz. Bu güdü, temelde tüm yırtıcı hayvanlarda da var olan bir olgudur. İnsanı insan yapan şey, bu eylemi hangi yapay enstrümanla sağladığıdır. İnsanlık son bir milyon yılda tekrarlanabilen ve öğretilebilen teknolojiler geliştirmiştir.
- Avcı-toplayıcı ekonomi, bir topluluk geçim stratejisidir. Dolayısıyla sınırlı sayıdaki insan gruplarına hitap eder. Bu sayının 10-15 kişi ile sınırlı olduğu düşünülür.
- İnsanlık tarihinin en erken aşamaları, iklimsel, bitkisel ve hayvansal çeşitliliğe uyum sağlayarak ilerlemiştir.
- Geç Yontma Taş Döneminde ilk sanat eserleri üretilmiştir. Bunlar, mağara duvarlarına çizilen resimler ile taşınabilir insan ve hayvan heykelcikleridir.
- Ateşi kontrollü kullanmaya başlayan Homo Erectus’ların eti pişirerek yemeye ve düşmanlarından ve doğa koşullarından ateşle korunmaya başladıkları bilinmektedir. Bu önemli gelişme, Erectus’ların beyin hacimlerinin hızla artmasını, kullandıkları alet kültürlerini çeşitlendirmelerini, yeni iletişim metotları geliştirmelerini ve ateşi savunma aracı olarak kullanmalarını sağlamıştır.
- Kapalı alanlara sığınan Neandertal insanının ateşi kullanmasının yanı sıra avladığı hayvanların arta kalan bölümlerini ve diğer besin maddelerini biriktirmeye başlamasıyla, ilk artı ürün depolama da başlamıştır. Ateş kullanımı ve kapalı alan yaşamı, sosyal organizasyonu geliştirmiştir. Vahşi hayvanlara karşı zafer ve onları tanrıların gücünün sembolleri olarak yansıtmak, ilk dinlerin ortaya çıkışını temsil eder.
MÖ 10000 Göbeklitepe
MÖ 6000 Almendres Cromlech megalitik kompleksi – Portekiz
MÖ 5000 Barnenez Neolitik anıtı – Fransa
MÖ 4500 Nabta Playa arkeolojik alanı – Mısır
MÖ 4400 Malta Kutsal Alanı
MÖ 4000 Mezopotamya Zigguratları
MÖ 3300 Carnac Taşları – Fransa
MÖ 3000 Rujm El Hiri – Suriye
MÖ 2600 Piramitler – Mısır
MÖ 2500 Stonehenge – İngiltere
Kaynak: Şanlıurfa Müzesi
Leave A Reply