
Media Canvas, Banksy, 2006.
Akbaba ve Çocuk adlı karesiyle Kevin Carter, 1994 yılında fotoğraf dalında Pulitzer Ödülü kazanmıştı. Sudan’da çekilmiş olan fotoğrafta, açlıktan bitkin bir çocuk ve yanında iyi bir ziyafet için beklemekte olan bir akbaba vardı. Çocuğa yardım etmeyip, fotoğrafını çekip oradan ayrılan Carter, aldığı ağır eleştiriler sonucunda intihar etmişti.
Sokak sanatçısı Banksy de aynı duyarsızlığa dikkat çekmektedir: Evi yıkılmış, yalnız kalmış, korkmuş, yaralanmış çocuğa yardım için gelenler bekletilmekte, medyaya film ve fotoğraf çekimine öncelik verilmektedir.
Acı çekmekte olan kişilere sorulan soruların duyarsızlığı da kan dondurucu olabilmektedir.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu, Global Karaköy, 2016.
- Medya ve diğer iletişim araçlarının yaygınlaşması ile şiddet daha görünür hale gelmiştir.
- Medyanın şiddetini anlamak için dünya olaylarının haber bültenlerinde nasıl ambalajlandığına dikkat etmek yeterlidir. Medyanın sadece haber vermekle kalmayıp daha da önemlisi bu haberleri, hikayeleri, olayları ve şahısları üretmekteki önemi dikkat çekicidir ve bu durum çağdaş sanatın gözde konularından biridir.
- Dünyada özgür ve önyargısız bir basının kendini yargılama yetisine sahip olduğu bir ülkede yaşayanların sayısı azdır. Dördüncü erk diye anılan medyanın haber ile yorum arasındaki farka saygı gösterdiği; nesnel haber yaptığı nadirdir. Medya, partilerin veya ekonomik grupların yönettiği siyasi araçlar konumundadır ve gerçek işlevleri yurttaşlara haber vermek değildir.
- Doğru haber alamamak, çağımız insanının maruz kaldığı bir şiddettir.
- ABD’li varoluşçu psikolog Rollo May (1909-1994), Amerikan toplumunda bu kadar fazla şiddet olmasının nedeninin, görünen dünyanın ötesindeki dünyayı anlamak ya da bu dünyayla ilişki kurmak için genç kadın ve erkeklere yardımcı olacak büyük mitlerin artık kalmamış olması olduğunu söyler.
- Kitle kültüründe, (filmler, TV, çizgi romanlar, bilgisayar oyunları) şiddet ve sadizm düzeyi de giderek artmaktadır. Ama her türlü şiddet aynı derecede mesafeli bir bakışla izlenmiyor. Bazı felaketler, diğerlerine kıyasla daha çok önemseniyor. Batı’da yaşanan bir felaketin ederi, Doğu’da yaşanandan daha fazladır.
- Acı çeken bedenleri gösteren resimlere karşı duyulan iştahlı merakın, neredeyse çıplak bedenlere gösterilen arzulu merak kadar şiddetli olduğu saptanmıştır.
- Şiddeti uzun süre izlemenin, acı çeken insanlara karşı duyarsızlaşmayı ve eskiye oranla daha az duygusal tepki vermeyi getirdiği biliniyor. Terörün veya başka bir şiddet türünün gündemden düşmemesi kriz halinin normal karşılanması ile sonuçlanıyor (krizin normalizasyonu).
Leave A Reply