- Aydınlanma Projesi insanlar arasındaki din, kültür, ırk vb. kaynaklı farklılıkların değil, benzerliklerin peşindedir. Dünyanın bir bütün olarak ussal temeller üzerinde yeniden yapılandırılmasını öngörür (kavrakoglu.com’da daha önce Aydınlanma dosyamızı yayımlamıştık).
- Modernlik projesi, 18. yüzyılda Aydınlanma filozofları tarafından formüle edilmiş, bilme ile inanma birbirinden ayrılmak istenmiş, Modernlik Projesi, bilim, ahlak ve sanat alanlarını birbirinden ayırmış, bu alanların özerkliği geliştirilmek istenmiştir. Arzu edilen:
*Nesnel bilim,
*Evrensel ahlak ve yasa ve
*Evrensel Sanat’tır.
- Modernizm, tek gerçeğin insanoğlu ve onun aklı, kavrayışı, duyguları olduğu; herşeyin insanla anlam kazandığı; insanın tanrı gibi yaratıcı, özgün ve özgür olduğunu düşünür. Modernizm, Rönesans’tan beri insanın aklıyla evrende olan herşeyi öğrenebileceğine, yönlendirebileceğine, kontrol altında tutarak gerçek mutluluğa kavuşabileceğine inanan bir düşüncenin ürünüdür.
- Aklın evrenselliğine, birliğine, gücüne inanan ilk kuramcılar Locke ve Descartes, daha sonra 18. yüzyılda Berkeley ve Kant’tır. Daha sonra Marx, Stuart Mill, Freud akılcılığın yanında düş gücüne, duygulara, bilinçaltına, bilimsel yöntem ve eğitime de yer verdiler. Amaç insanın mutluluğu için gerekli olan bilgileri toplamak, ideal insan ve toplum reçeteleri üretmektir.
- Modernistler matematiksel usu, teknolojiyi, problemlere teknik ve ekonomik çözümleri ön plana çıkarır.
- Modernizm= Kapitalizm+Aydınlanma aklı, diye de tanımlanabilir.
- Modernizm mantığın, ilke ve kurallar saptamanın gerekli olduğunu düşünür.
- Felsefede pozitivizm akımı etkili, tarihsellik anlayışı lineerdir, yapısı birbirine gönderme yaparak ilerler ve modern tarihin meşruluk kaynağı halk idaresidir (Peter Bürger).
- Freudcu (1856-1939) ve Post-Freudcu düşünceden kaynaklanan psikoanalitik görüşler de diğer birçok akademik alan ve konuyu etkilediği gibi sanat tarihini de etkilemiştir. Freud, bir sanatçının eserinin izlerini çocukluğundaki deneyimlere kadar sürebilmenin mümkün olduğunu öne sürer (psikobiyografi).
- Öznenin, özne bilincinin oluşturucusu olan öteki-ben (alter-ego), modernist anlatının ve modern sanatın kilit taşıdır. Bu taşı kaldırdığımızda tüm bir modern anlatı geleneği yıkılabilir.
- Modernlik geleneğin normalleştirici fonksiyonlarına, klasiğe karşı baş kaldırıdır.
- Modern Sanat, bütün göndermelerden bağımsız, gerçekliği temsil etmeyen, kendinden başka hiçbir şeyin göstergesi olmayan yapıtlar üretme iddiasındaydı.
- Avangard terimi Modernist pratik ile ilişkilendirilmiştir. Genel olarak, geleneksel olmayan, uyumlu ve öngörülebilir sanata meydan okuyan sanatı tanımlamak için kullanılır.
- Modernist, modern dönemin inançlarını ve geleneklerini takip eden kişidir. Sanatta modernist kavramı, genel olarak kabul görenden farklı ve hatta onlara meydan okuyan teknikler, yaklaşımlar, konular ve bağlamları anlatmak için kullanılır.
- Modernliğin evrensel uygarlık tasarımı vardır.
- Modern dönemde dinin yerini entellektüelizm ve sanat alır. Yüksek entellektüel standartlar gözetilir.
- Modernizm’de ahlakça dürüstlük ve yalınlık doğru davranış sayılır, açık-seçiklik baştacı edilir.
- Arılık arayışı peşindedir.
- Modern’ler estetik boyut üzerine yoğunlaşır.
- Modern düşünce özneyi nesneden, kişiyi toplumdan, sanat ürünlerini sanat olmayan ürünlerden ayırmak gerektiğini söyler. Bu ayrım ve sınıflandırmalardan evrensel ve sürekliymiş gibi söz eder.
- Sanat yapıtlarının sınıflandırılması, akımlara ayrılması, eleştirilip değerlendirilmesi Modernist yaklaşım özelliğidir.
- Modern ürünün ayırdedici özelliği “yeni” olmasıdır, bir sonraki stilin yeniliği ile modası geçer.
- Modern bir çalışma bir zamanlar gerçekten modern olduğu için klasik olur.
- Sanat için sanat anlayışı geçerlidir.
alter-ego, AVANGARD, Aydınlanma, Berkeley, Descartes, Freud, Kant, Kapitalizm, Locke, Marx, Modern, Modernistler, Modernizm, Modernlik Projesi, Peter Bürger, Post-Freudcu, Pozitivizm, psikobiyografi, Stuart Mill
Leave A Reply