Güneyde, tarımsal üretimde sağlanan başarı, kentsel yaşamı özendirdi. Kıraç kuzey bölgelerde göçebe yaşam süren halklar, güneydekiler tarafından barbar sayılıyorlardı. Bu iki grup arasında yüzyıllarca çatışma yaşanmıştır (1).
MÖ 771’de, sevilmeyen Kral You döneminde (MÖ 795-771), kuzeydeki Ordos bölgelerinin göçebe Xianyun halkı, Batı Zhou başkenti Haojing’i işgal edip yağmaladı ve kralı öldürdü. Bunun üzerine, Zhou soylularının çoğu, Haojing’den kaçarak, doğudaki alternatif başkent Zhengzhou’ya, Luoyang kentine yerleşti. Bu, Doğu Zhou olarak bilinen dönemin başlangıcı, Luoyang, Doğu Zhou krallığının başkenti oldu. Krallığın gücü izleyen yüzyıllarda zayıfladı, feodal toprakları ellerinde tutanlar daha da bağımsızlaştı ve ülke giderek Savaşan Devletlere bölündü (2)(3).
Doğu Zhou Dönemi (MÖ 771-256), bir siyasal istikrarsızlık dönemidir.
Bu dönemin ilk yarısı olan Bahar ve Güz Dönemi, MÖ 771-476 ya da bazı kaynaklara göre MÖ 403 arasına tarihlenir. Bu döneme adını veren kaynak, Konfüçyüs‘ün Bahar ve Güz Vakayınameleri’dir.
Bu dönemin ikinci yarısı ise Savaşan Devletler Dönemi (MÖ 476-221) adıyla anılır.
Doğu Zhou Dönemi’nde, Zhou krallarının güçleri yalnızca başkent ve çevresi ile sınırlıydı. Zaman içinde küçük eyaletler büyüklerin egemenliği altına girdi, bazıları ise Zhou egemenliğinden bağımsızlığını ilan etti (4).
Zhou Hanedanı’nın doğuya taşınmasından sonra hükümdarlar hiçbir zaman vasalları üzerinde denetim kurmayı başaramadılar. Merkezi otoritenin nüfuzunun azaldığı bu dönemde, Zhou kralları hala Gök’ün Oğlu sayılmalarına karşın, askeri güçlerini yitirmişlerdi. MÖ 335’e gelindiğinde, bölgesel beylerin birçoğu, Gök’ün Oğlu’nun otoritesini tanımayarak, kendine kral unvanı vermeye başlamıştı. Kurulmuş olan 148 devlet, yavaş yavaş daha büyük ve daha güçlü olanların egemenliği altına girdi, ta ki yedi devlet kalıncaya kadar. Bunlar Savaşan Devletler olacaklardı (5).
Merkezi otorite ve birliğin tesis edilememesi, ilk bakışta olumsuz olarak görülse de bu dönem, Çin tarihinin felsefe, edebiyat ve düşünce açısından en zengin dönemidir. MÖ 221 yılında ülkeyi tamamen kontrolü altına alan Qin Hanedanı öncesi, düşünürler devletin ve diplomasinin nasıl yürütülmesi gerektiği ve askeri stratejiler konusunda kitaplar yazmış, fikirlerini farklı yöneticilere sunabilmişlerdir (6). Konfüçyüs, Lao Tzu, Sun Tzu bu devrin insanlarıdır.
(Bloğumuzda daha önce Konfüçyüs hakkında 8 yazı: Çin’de İnançlar 8-15 Konfüçyüs, Taoculuk/Daoizm hakkında 10 yazı: Çin’de İnançlar 16-25 Taoculuk yayınlamıştık.)
Bu fırtınalı dönemde şaşırtıcı şekilde hızlı bir ekonomik, teknolojik ve sosyal ilerleme -özellikle sulama, tarım ve metalürjide – yaşanmıştır (7).
Yararlanılan Kaynaklar
(1) Kısa Çin Tarihi, Gordon Kerr, Say Yayınları, 2021. Sayfa 24.
(2) A.g.e., sayfa 24.
(3) Dünya Sanat Tarihi, John Fleming, Hugh Honour, Alfa Basım Yayım Dağıtım, 2016. Sayfa 107.
(4) Kısa Çin Tarihi, sayfa 24.
(5) A.g.e., sayfa 30.
(6) Savaş Sanatı, Sun Tzu, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2017. Sayfa x.
(7) Dünya Sanat Tarihi, sayfa 107.
Leave A Reply