
Metkanduş Vadisi gezisi bitince 4×4’lerle yola çıktık, bir süre bu kamping’de çay içtik, dinlendik.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu

Sahra’nın kuzeyinde Ubari (Awbari) Kum Denizi’ndeyiz.
Efsaneye göre, Okenaos‘un kızı Klymene ile Apollon’un oğlu Phaethon güneşin arabasını sürerken kontrolü kaybedince uçsuz bucaksız toprakların yanmasına ve çöllerin oluşmasına sebep olur.
“Sahra’da nem oranı %40 iken, Libya çöllerinde nem oranı %18. Bedeviler, seyyahlar, sömürge memurları orada insanın bir şey içmeden 19 saat yaşayabileceğini söylerler.” İnsanların Dünyası, Antoine de Saint-Exupéry.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu

Çöldeki safarimiz bitince Sabha’dan Trablus’a uçtuk.
Trablus Havalimanı’ndan İstanbul’a döndük. Böylece Libya gezimiz bitmiş oldu.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu
2 Comments
Cok ilginc ve dopdolu bir blogunuz var.Bugun tesadufen karsilastim.Hayati bu kadar deneyimlemis bir insandan bir kac sey ogrenmek muthis bir duygu.Tesekkur ederim.Sahsen sanata hic ilgim olmasa da tum yazilarinizi okudum.Oldukca sade ..
NAZİK SÖZLERİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM. BU SÖZLER BANA ÇALIŞMA ŞEVKİ VERİYOR.