
Kaunos ören yerinde ele geçmiş olan bu Artemis heykeli 55 cm yüksekliğindedir. Kaunos Kibelesi olarak anılır. Tanrıçanın elbisesinin önü hayvan, çiçek ve sembolik figürlerle süslenmiştir. Tacının altından çıkan eşarbı bir duvar şeklindedir. Tanrıçanın bu özellikleri Efes Artemis’i ve Afrodisias Afrodit’i ile paralellik göstermektedir: Hepsi, Anadolu ilahlarının tanımlayıcı özelliklerini taşırlar. Kolsuz vücudu Likya tanrıçası Artemis Eleuteria’yı da işaret eder. Artemis Eleuteria, Myra’nın ana tanrıçası idi ve Likya’nın kıyı bölgelerinde tapım görmekteydi. Sikkelerde temsil edilir, Limyra ve Myra’da stel’lerde yer alırdı. Giysisi üzerinde betimlenmiş olan akrep ve kurbağa ile tanrıçanın bereketi, zırh ve duvar ile şehirleri koruması vurgulanmıştır. MÖ 3. yüzyılın ilk yarısına tarihlenen bu figürin kültün ikonografisine ışık tutmuştur.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu, Fethiye Arkeoloji Müzesi, 2019.
- Likya’da ululaştırılan tanrılara dair kesin kanıtlar yoktur, mevcut kaynaklar çerçevesinde yorumlar yapıldığı bilinmektedir.
- MÖ 2. bin yıldan itibaren Hitit-Luvi geleneklerinin devamı Likya’da izlenmektedir. Erken dönem Likçe yazıtlarda adı geçen tanrıların birçoğunun Hitit panteonunda yer alan önemli tanrılar olduğu anlaşılmıştır. Bu tanrıların çoğunluğunun doğa koruyuculuğunun yanı sıra cezalandırıcı özelliklere de sahip olduğu görülmektedir.
- Likya panteonunda yeni tanrılar, yeni kimlik kazanmış eski tanrılar, hep eski özelliklerini koruyanlar, bazen kısa süreli bazen de çok uzun süre saygınlığını koruyan tanrılar olmuştur.
- Mezar yapıları bize ruhların öbür dünya yolculuğunda onlara refakat eden perilere, ruh ve cinlere inandıklarını göstermektedir.
- Kaidelere uymayanların, tanrı veya tanrıçalar tarafından lanetlendiğini düşündüklerini ve onları günahkar saydıklarını biliyoruz. Mezar hukukunu ihlal edenlerin yaptıkları iş dinsizlik olarak nitelendiriliyordu.
- Mezarları koruyan tanrılar Birleşik Tanrılar, Tanrılar Kurulu veya Tüm Tanrılar olarak çevrilebilir. Likya panteonu veya birlikte hareket eden Likya tanrıları olarak düşünülen bu ilahların Helenistik Çağ öncesindeki tek tanrılar birliği olduğu anlaşılmaktadır.
- Mezar yazıtlarında adı geçen tanrıların yerel tanrılar olduğu kesindir. Yerel ile kastedilen, Anadolulu olan ya da olduğu düşünülen kültlerin Likya’daki görünümüdür.
- Luvi etkisi MÖ 6. yüzyıldan itibaren yerini Helen etkisine bırakırken, Anadolu kökenli kültler de geniş çapta etkili olmaya devam etmiştir. Likya panteonunda yer alan bu tanrılar, daha sonra Helen karşılıklarıyla özdeşleşerek saygı görmeye devam etmiştir.

Myra’da tiyatroda bulunmuş Helios (Güneş Tanrısı) kabartması.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu, 2015.
Leave A Reply