- Çokeşliliğin yaygın olduğu Mezopotamya’da Babil Yahudileri de çokeşli; tekeşliliğin geçerli olduğu Roma İmparatorluğu’nda yaşayan Yahudiler ise tekeşli yaşam sürmüşlerdir. Hahamlar, Tevrat’ta her iki duruma da cevaz veren ayetler bulmuşlardır.
- Pers İmparatorluğu sınırları içinde yaşayan hahamlar, meşru veya gayrı meşru doğan bütün çocuklara eşit haklar tanımıştır.
- Doğulu hahamlar, erken evliliği daima teşvik etmiştir.
- Çöpçatanlık, bazen hahamların da yaptığı, şerefli bir iş olarak görülür.
- Sözleşme yolu ile teminat vermeden bir kadınla evlenmek, o kadına doğru davranmamak anlamına gelir.
- Genç kızın çeyizi kocanın vefatı veya boşanma halinde, ihtiyat parası olarak kenara konurdu. Karısına ait diğer mallarla birlikte çeyizi de koca idare eder, bunları, kullanma hakkını saklı tutardı. En fakirlerin çeyizini ise cemaat karşılardı.
- Cemaat içi evlilik yapmak ya da en azından Yahudi olmayan eşin din değiştirmesini sağlamak ve doğacak çocukların Yahudi dinine uygun yetişmesini sağlamak gerekir. Yahudi kadın din kurallarının evde uygulanmasını sağlayan kişidir. Yabancı kadınla evlenme, onların kendi inançlarını getirerek Yahudi inancının sarsılmasına neden olabileceği; çocukların İbranice veya Aramice yerine annelerinin dilini konuşacağı gibi sakıncalar nedeniyle yasaklanmıştır. Aynı statüden kadın almak da ekonomik kaynakların miras yoluyla azalmasına sebebiyet vereceğinden istenmez. Cemaat, arasına yeni bir aileyi kabul edecektir; bu bakımdan onun da diyecekleri vardır.
- Eski Yunan ve Roma’nın tanımadığı bir olgu olan insanın doğuştan günahkar olduğu inancı Yahudilik ile ortaya atıldı.
- Yine Antik Yunan ve Roma’ya tamamen yabancı olan kendi bedeninden utanç duyma, Havva’nın yasayı çiğneyerek, Tanrı’nın Bilgi Ağacı’nın meyvesini koparmaması yolundaki buyruğu çiğnemesinin ilk sonucuydu; Adem ve Havva gözlerini açmışlar, çıplak olduklarını fark etmişler ve incir yapraklarını kendilerine örtü yapmışlardır. Utanma duygusu Musevilikten Hıristiyanlığa geçmiştir.
- Önceleri cinsel birleşmenin örtü altında, tarafların çıplak vücutlarını birbirlerine göstermeden gerçekleşmesi gerekiyordu.
- Zebur, anneler bizleri günah işleyerek doğurdu, der.
- Ezgiler Ezgisi hariç, Tevrat’ta cinselliğe değinen bölümler kaba, kadını ilgilendiren bölümler düşmancadır. Eski Ahit kitaplarından biri olan Vaiz Kitabı’nda “Bir elbisede güve ürer, bir kadında da kötülük,” der.
- Tapınaktaki ayin, on erkeğin mevcudiyetini gerektirir.
- Sinagogda kadınlarla erkeklerin bölümü ayrıdır. Reformcular, kadınları yukarı bölüme, maksure’ye, alarak cemaatten ayırmıyorlar.
- Eski çağlarda Yahudilik çocuğa, erkekten ya da kadından gelebilirken, ilerleyen yüzyıllarda Yahudiliğin sadece kadından gelmesi esası geçerli olmuştur.
Adem ve Havva, Babil Yahudileri, bedeninden utanç duyma, Bilgi Ağacı, Cemaat içi evlilik, çeyiz, çokeşlilik, Çöpçatanlık, erken evlilik, Eski İsrail'de Kadının Konumu, evlilik, Ezgiler Ezgisi, günah, Hasidik Sinagogu, insanın doğuştan günahkar olduğu, Kadın, kadına şiddet, kadının toplumdaki yeri, karı, koca, Lviv, maksure, Mezopotamya, Pers İmparatorluğu, Reformcular, şiddet, şiddet türleri, Sözleşme, tekeşlilik, Utanç, Vaiz Kitabı
Leave A Reply