19. yüzyılda Macar burjuvalar okumayı severdi; iki yüzyıl öncesinden beri kentlerde “edebiyat salonları” vardı. Buralarda edebiyat tartışılırdı. Topu topu kırk bin nüfuslu küçük bir kentteki dört kitapçı bayağı zenginleşmişlerdi. Kitapçılar öğleüzeri buluşma yeri olurdu. İşlerinden eve dönen beyler kitap okurdu. […]
Füsun Kavrakoğlu
Okudum, çalıştım, gezdim,
okumaya devam ettim.
Aslında konu öğrenmekti.
Zamanla öğrenip paylaşmak oldu.
Paylaşımlar ilgi görünce yazılar devam etti.
İşte böyle oldu BÜ ve İTÜ ile başlayan serüvenin sonu.