- En önemli organlarımızdan biri olan beyin zihnin vasıtasıdır.
- İnsan beyni çeşitli sorunları çözmek üzere sosyalleşmiş bir kültürel zihindir.
- Bazı beyinsel işlevler tamamen bilinçsiz olarak gerçekleşir.
- Genelde anımsama süreçlerinin farkında olmayız. Ama fark etme ve anımsama bilinçli hale gelebilen bedensel süreçlerdir.
- Beyin yaşadığı her şeyi, biz yaşananın farkında olsak da olmasak da, saklar.
- Vücudumuzda hepsi beyinde son bulan milyonlarca sinir hücresinin her biri bir enformasyon parçası içerir.
- Belleğin en önemli işlevi, enformasyon ve imge depolamaktır.
- Sorun, bilgiyi depolamakta değil, bu bilginin düzenlenmesi ve kullanılmasında yaşanır.
- Belleğin gücü, geçmiş deneyimleri tekrar bilinç düzeyine çıkarma ya da canlandırma sürecidir.
- Beyin bir kas değildir ama onun da egzersize gereksinimi vardır.
- Beynimizin ancak %20’sini kullandığımız söylenmektedir.
- Depolanmış enformasyonun bir kısmı bilinç düzeyine çok yakındır, kolay ulaşılabilir.
- Önemli deneyimlerin ulaşılabilir bellekte saklanmasını sağlamak, belleği geliştirmenin en önemli yollarından biridir.
- Bazı bilgileri insan kasıtlı olarak unutur. Psikologlar buna ‘bastırma’ adını verir.
- Tutum ve değerlerimiz, zevk ve ilgilerimiz, neyi derinde, neyi bilinç eşiğinde depolayacağımıza beynimizin karar vermesine yardımcı olur. Bize önemli ve ilginç gelen şeyleri kolayca anımsarız. İlgimizi çekmeyen ya da önemsiz bulduğumuz şeyleri ise bilincimizden atarız.
- Beynin bütün deneyimlerimizi nasıl sakladığı henüz tam olarak bilinmemektedir. Bilinen, anımsama yeteneğimizi geliştirebileceğimizdir.
- Bazı becerilerin kazanılmasının, beynin yeni organizasyonlar geliştirmesiyle mümkün olduğu saptanmış. Sinir hücreleri arasında var olan bağlantıların gücünde değişiklik olabileceği, yeni nöronal bağlantılar oluşabileceği, önceden var olan bağlantıların ortadan kalkabileceği, bazı nöronal devrelere yeni nöronların eklenebileceği araştırmalarla ortaya konmuş. Yeni ortaya çıkan çevresel koşullar ve streslere uyum sağlayabilmek için beynin yeniden şekillenebilme kapasitesine sahip olduğu görülmüş.
- Belleği geliştirmenin en emin yollarından biri daha iyi, daha dikkatli bir gözlemci olmaktır.
- Beş duyunun her biri dikkatli bir gözlemde rol oynar. Belleği gözlem yoluyla etkili bir şekilde geliştirmek için mümkün olduğunca fazla sayıda duyu organını aynı anda kullanmak önemlidir.
- Görselleştirme ve çağrışım en yararlı araçlardandır. Teknolojinin hafıza üzerindeki olumlu etkilerinden söz eden uzmanlar, bilginin görsel ve işitsel algılarla desteklenmiş olarak verilmesinin hatırlamayı kolaylaştırdığını öne sürüyorlar.
- Tanımak, anımsamak için çok önemlidir.
- Görselleştirme, geri çağırma için son derece elverişlidir. Her anımsama girişimimizi bir deneyime, nesneye, isme ya da sayıya bağlamamıza yardım eder.
- Çağrışım, zihinsel imgenin bir olguya, deneyime, isme, sayıya, yüze ya da başka birşeye bağlanmasını ifade eder. Benzerlik, karşıtlık, beraberlik, sıklık, zamanca yakınlık ve belirginlik çağrışım için kullanılan farklı yöntemlerdir. İki nesne birbirine benziyorsa, birbirini tamamlıyorsa, aralarında bir bağlantı kurarız. Birini anımsamak bize diğerini de anımsatır. Benzer sesli sözcükler de bilinç eşiğinde birbirlerine bağlanırlar. Aynı şekilde hepimizin beyni karşıtları birbirine bağlamaya eğilim gösterir. Bu da beynin otomatik bir refleksidir. Öğrenilmiş davranışlardan birini düşündüğümüzde diğeri de aklımıza gelir. Yineleme, birşeyi tekrar tekrar okuma veya duyma, öğrenilmiş şeyleri anımsama becerimizi yükseltir.
- Zamanca yakınlık kuralına göre, daha yeni fikir ve izlenimleri eskilerden daha kolay hatırladığımızı biliriz.
- Belirgin izlenimleri sönük olanlardan daha iyi ve daha uzun süre hatırlarız.
- Hayali imgeler, komik şeyler deneyim, fikir ve olayların üzerimizdeki etkisini güçlendirir. Hareket bildiren ifadeler imgenin daha canlı olmasını sağlar. Hareket dikkatimizi imgeye çeker.
- Duygusal etki uyandıran olayların anımsanma olasıklıkları daha yüksektir. Çünkü duygusal bir olay karşısında kanımıza salınan ve vücudu alarm durumuna geçiren nörokimyasallar, beyne o anı kalıcı olarak kaydetme talimatını verirler.
- Nesnelerin adlarını bu nesnelerle karşılaşmadan önce öğrenmek, daha çabuk, daha kolay ve daha tam bir çağrışım kurmamızı sağlar. Böylece bu nesneye karşılık gelen sözcük ulaşılabilir belleğimize yerleşir.
- Ezberlenen şeyleri, kısa bir süre içinde tekrarlamazsak 24 saat içinde tamamına yakınını unuturuz. Aralıklı tekrar ederek ve sesli prova yaparak belleğimize iyice yerleştirebiliriz.
- Ezberleme büyük bir konsantrasyon gerektirir, konsantrasyon ise enerji harcar. Oysa beynin bir kerede harcayabileceği enerji miktarı sınırlıdır. Beynin fazla yüklenmeden ne kadar enformasyon depolayabileceği, kişinin durumuna ve daha önce yaptığı alıştırmalara bağlıdır. Beyni ne kadar geliştirirsek o kadar çok ve iyi iş görür.
- Aynı şekilde sınavdan bir gece önce öğrenilenler bilinç eşiğinde iki-üç gün kalır, tekrarlanmadığı taktirde yitip gider.
Leave A Reply