Osmanlı camilerinin arşiv kayıtları, türbeler ve camiler gibi imparatorluğun kutsal mekanlarının güzel kokmasını sağlamaları için buhurculara ödeme yapıldığını göstermektedir. Tütsü yakılan kaplar ve özenle süslenmiş buhurdanlar dualara güzel kokuların eşlik etmesi için buhurcular tarafından düzenli olarak öd ağacı, amber ve misk gibi çeşitli kokulu maddelerle doldurulurdu.
Buhurcuların bir başka görevi de saray için kokular ve tütsüler hazırlamaktı. 1608 yılında yazılmış bir tatlılar, kokular, ilaç ve tütsü tarifleri kitabı olan Helvahane Defteri, Osmanlı sarayında şeker, damla sakızı, sümbül, kafur, amber ve misk gibi maddeler kullanılarak duyusal haz verici maddeler ve ilaçlar yapıldığını yazar.
19. yüzyıl sonunda İstanbul, Süleymaniye’de üretilmiş bu iki buhurdan da Haluk Perk koleksiyonundan. üstteki pirinç üzeri gümüş kaplama, alttaki ise pirinç. Fotoğrafları Mart 2018’de Ankara’da Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi‘nde çektim.
Leave A Reply