“Yazmak, başlarda oldukça eğlenceliydi. İyi yazmakla kötü yazmak arasındaki farkı keşfettiğimde, daha sonra da iyi yazmakla gerçek sanat arasındaki o ürkütücü keşifte bulunduğumda, eğlenceli olmaktan çıktı.” “Bir haber romanı, gerçeğin güvenilirliğine, bir filmin güncelliğine, düz yazının derinlik ve özgürlüğüne ve şiirin keskinliğine sahip olmalıydı.”
“Fransız ‘avant-garde’ romancıları öyküyü, kişileri ve biçemi bir kenara bırakıp, tek bir nesnenin biçimini, belli bir hareketi, sayfa uzunluğunda paragraflarla anlatırlar.”
Bukalemunlar İçin Müzik, Truman Capote, Remzi Kitabevi, 1990. Sayfa xıv, xi, 27.
Platon, öğretmede ve öğrenmede istifade edilen enerjilerin Eros’un enerjileri olduğunu söylemiştir.
“Bir ölü okuma var, bir de canlı okuma. Ölü okuma yoluyla öğrenmek imkansız değildir, ezbere dayalı öğrenilir ama sevimsiz bir deneyimdir. Canlı okuma ise bir nevi diyalog, içsel bir diyalogdur.”
İyi Hikaye, J. M. Cotzee ve Arabella Kurtz, Can Yayınları, 2023. Sayfa 164, 165.
“Boşuna uğraşma, o bir köle. Okuma yazma öğrense n’olacak? Davar güderken, ekin biçerken, odun keserken işine yarar mı?”
“Okuma yazma öğrenip başına dert mi açacaksın? Efendi’ye bak, Cape’den gazete geldi mi keyfi kaçıyor, günlerce yüzü gülmüyor.”
Sesler Zinciri, André Brink, Altın Kitaplar Yayınevi, 1983. Sayfa 45, 46.
Leave A Reply