
1742 yılında İsveç’te Kosta’da kurulan Orrefors’a özgü en tipik üretim yöntemlerinden biri de Ariel’dir. Bu teknikte temel form, üst üste gelen birkaç cam tabakasından oluşur. Son cam katmanda, kum püskürtme yöntemiyle desen oyulduktan sonra üzerine düz camdan bir katman daha geçirilir.
Ariel tekniği ile yapılmış bir vazo. Tasarım Edvin Öhrström, Orrefors, 1955.
Fotoğraf: LotSearch
Kumlama yönteminde ise kumla karıştırılan basınçlı havanın kompresörle cam objenin yüzeyine uygulanarak mat bir yüzey elde edilir. Bu teknikte, kumlama yapılması istenmeyen yüzeyler kauçukla veya kalıplarla örtülür. Elmas uçlu bir alet ile camı oyarak desenlemek de bir başka tekniktir.

Bir diğer yöntem de santrifüj veya Fuga tekniğidir. Erimiş cam bir kalıba konur ve cam kalıbın tüm yüzeylerini eşit oranda sarana dek hızla döndürülür. Sven Plamqvist’in 1950’lerde geliştirdiği bu yöntem, günümüzde de birçok cam tasarımcısı tarafından uygulanmaktadır.
Ağla maskelenip kumlama yapılan cam yüzeyde hava kabarcıklarının ağ görüntüsünde bir desen yarattığı tekniğin adı ise Kraka’dır. Yine Sven Palmqvist’in geliştirdiği bu yöntem adını Viking destanından alır.
Sven Palmqvist (1906-1984), 1941-1971 yılları arasında Orrefors’ta çalışmış, Kraka, Fuga ve Ravenna serileri üretmiştir. İsveç cam sanatının gelişmesine önemli katkılar sağlamıştır. Fotoğrafta 1954 yılında Kraka tekniği ile yaptığı bir çanağı görüyoruz.
Fotoğraf: www.haresfur.co.uk
Yararlanılan Kaynak
www.kolektomani.com/bir-cam-klasigi-orrefors/Benan Kapucu, 2015.


Leave A Reply