
1976-2011 yılları arasında devam eden bu büyük projeye destek verenler arasında daha pek çok kuruluş vardı. Fransa’dan Nantes Üniversitesi, Tofaş AŞ, Ankara Üniversitesi DTCF, Sanko Holding……

4 Haziran 2000 tarihinde grup olarak gittiğimiz Gaziantep’te Arkeoloji Müzesi’nde Zeugma’dan getirilmiş mozaik tabloların müzenin bahçesinde üst üste yığılıp üzerlerinin muşamba ile kaplandığını görmüştük.
13 Eylül 2000 tarihinde dört arkadaş günübirliğine Halfeti ve Nizip, Belkıs Köyü’ne gidip İstanbul’a dönmüştük. Gezimizin amacı Birecik Barajı’nda su tutulması tamamlanmadan yöreyi görebilmek, bir ay sonra su altında kalacak olan Roma Villası’nı da gezebilmekti.
Gaziantep’in Nizip İlçesi’nin 10 km. doğusundaki Belkıs Köyü‘nde, Fırat Irmağı kıyısında bulunan Zeugma Antik Kenti tarih öncesi çağlardan beri kesintisiz iskan edilmiş bir yerleşim yeri olmuştur. Fırat Irmağı’nın en kolay geçit verdiği iki noktadan birisinde yer alır. Zaten “Zeugma” adı da “köprü başı” veya “geçit yeri” anlamını taşımaktadır. Şehir, Roma İmparatorluğu döneminde Zeugma adıyla anılırken stratejik konumu dolayısıyla özel bir önem verilmiş, bundan dolayı da giderek Romalı karakteri kazanmıştır. Değişik imparatorlardan kalan anıtlar, mezarlar, lahitler, mozaikler ve keramik buluntulardan anlaşıldığına göre Zeugma, İmparator Traianus ile Septimus Severus arasındaki zamanda (MS 98-211) en parlak dönemini geçirmiştir. Sınır ve ülkeler ötesi ticaretle zenginleşmiş Zeugma’daki villa ve mozaik furyası MS 256 yılındaki Sasani saldırısıyla son bulmuştur. Gaziantep Müzesi tarafından 1992 yılında ilk villa bulunmuş, devam eden çalışmalarla hepsi de yamaçlarda yapılmış 13 adet villaya ulaşılmıştır. Roma gelenekleri uyarınca sıvaların boyanmaları ve resimlenmeleri gerekiyordu. Günümüzde yaklaşık 20 bin dönümlük bir arazi üzerine kurulmuş olan bu antik kentin üçte biri su tutulması Ekim 2000’de tamamlanmış olan Birecik Barajı gölü altında kalmıştır. Buradan kurtarılan freskler, antik parçalar ve mozaik tablolar için çok güzel bir müze yapılmıştır. Villalara, içlerinde bulunan en gösterişli mozaik panoda yer alan mitolojik kişiliğin adı verilmiştir.
Gaziantep’te eski Tekel İçki Fabrikası’nın yerine kurulan ve bulunan 1500 metre karelik mozaik ile dünyanın iddialı, önemli bir mozaik müzesi konumuna gelen binanın yapımına 2008 yılında başlanmış, toplam 50-55 milyon dolarlık yatırım yapılmış, açılış 2011’de olmuştur.
Gaziantep’in Nizip ilçesinde Fırat Nehri kıyısında yer alan Zeugma antik kenti Selevkoslar Devleti’nin kurucusu I. Selevkos Nikator tarafından MÖ 300-299 tarihinde yeniden imar ettirilmiştir.
Gaziantep’teki müzede sergilenmekte olan mozaik tablolar tek bir antik kentte yapılan kazılarda ortaya çıkarıldı. Oysa yakın zamana kadar dünyanın en ünlü mozaik müzesi olan Tunus’taki Bardo Müzesi’nde çeşitli antik kentlerden mozaik tablolar sergilenmektedir.
Zeugma mozaikleri MS 2-6. yüzyıllara tarihleniyor.
Zeugma mozaiklerinde çeşitli mitolojik söylenceler betimleniyor.
Zeugma yapıtlarında insan ve hayvan anatomileri, kompozisyonları, çok renklilikleri dikkat çekici, renk uyumları çok başarılı.

Okeanos Villası’nın sığ havuzunun taban mozaiği. Boyutları 1.50 x 3.30 m. Tablonun üç köşesinde yunus balıklarına binen Eros figürleri sağ elleriyle yunus balıklarının yularını, sol elleriyle birer kırbaç tutmaktadırlar. Sol üst köşede bir kaya üzerinde oturan figür balık tutmaktadır. Merkezde kainata hayat veren evrensel ırmağın tanrısı Okeanos ve denizin verimliliğini simgeleyen eşi Tethys vardır. İkisinin çok sayıdaki çocuklarından birisi de Fırat Nehri’dir. Bu pano, Fırat Nehri’ne adanmış olmalıdır. Okeanos’un şakaklarında ıstakoz kıskaçları, sağ omzunda gemi dümeni yer almaktadır. Aralarında mitolojik deniz canavarı Ketos bulunmaktadır.
Bu havuz tabanı MS 2. yüzyıl sonları ile 3. yüzyıl başlarına tarihlenmektedir.

Akratos mozaiği, Mainad Villası’nın muhtemelen dinlenme odasının taban mozaiği olup 4.00 x 3.50 m. boyutundadır. Mozaiğin üst yarısı figürlü, alt yarısı ise geometrik desenlidir. Figürlü panonun çevresi en dışta üç boyutlu meander ( Menderes Irmağı’nın kıvrımlarından esinlenen, anahtar motifi de denilen, Antik Çağ’da çok yaygın olarak kullanılan şerit ) motifi ve onun içinde ikili saç örgüsü motifi ile çevrilidir. Figürlü panoda üç güzel kız kardeşten biri olan Euphrosine ve Akratos divanlara uzanmışlardır. Güzellik, neşe ve mutluluğun hakim olduğu bir sahnedir. Euphrosine sakinliği, kendine güveni, serinkanlılığı, erdemliliği ve tedbiri simgelerken Akratos zayıf erkek karakterini temsil eder.
Bu mozaik taban MS 2. yüzyıl sonları ile 3. yüzyıl başlarına tarihlenmektedir.

Euphrates (Fırat) Villası’nın sığ havuzunun taban mozaiği. Orta panoda nehir tanrısı Euphrates yer almaktadır. Yanındaki testiden akan su Fırat Nehri’ni simgelemekte, sulanan topraktan bitkiler fışkırmaktadır. Fotoğrafın solunda yer alan tabloda mozaiğin yer aldığı villa resmedilmiştir. Orta panonun yanlarında nehir tanrıçası ve su perisi yer almaktadır.
Mozaik taban MS 2. yüzyıl sonları ile 3. yüzyıl başlarına tarihlenmektedir.

Europa Villası’nın taban mozaiğinde Fenike Kralı’nın kızı Europa’nın boğa kılığına girmiş Zeus tarafından kaçırılışı resmedilmiştir. Boğa, yunus ve kanatlı panter figürleri dinamik, insan figürleri statiktir.
Tablo MS 2. yüzyıl sonları ile 3. yüzyıl başlarına tarihlenmektedir.
Gaziantep ve Hatay Valiliklerince verilen bilgilere dayanarak bir irdeleme yaparsak:
Zeugma Antik Kenti’nde yapılan kurtarma kazıları sonucunda 1500 metre kare mozaik, 150 metre kare fresk, 100’lerce taşınır kültür varlığı ele geçmiştir.
2011 yılında açılan müzede 35 adet mozaik pano (yaklaşık 550 metre kare), 120 metre kare duvar resmi ve 35 adet heykel ve mezar steli teşhire konulmuştur.
Demek ki, mozaikler açısından bakarsak, yeni müzeden iki tane daha yapılsa olabilir gibi duruyor. Yeni müzenin kapalı alanı 7075 metre kare.
Hatay’ın merkez ilçesi Antakya’da inşa edilmekte olan, Temmuz 2013’te açılması planlandığı halde Aralık 2013 itibarıyla açılmamış olan Hatay Arkeoloji Müzesi’nin kapalı alanı 32.754 metre kare olacak.
Aslında müzelerin sıralamasını yapmak çok zor olmalı. Mozaiklerin sergilendiği alan, sergilenen mozaik metre karesi, sergilenen mozaiklerin hangi tarihe ait olduğu, mozaiklerin sanatsal kalitesi, kompozisyonun nadirliği vs…..gibi pek çok faktöre bakmak, bu faktörlere muhtemelen farklı ağırlıklar tayin etmek gibi karmaşık ve tüm dünyada kabul görmüş bir formül geliştirilmiş mi acaba?
Leave A Reply