Empresyonist Müzik
- Empresyonizm/İzlenimcilik, müzikte 20. yüzyıl başlarında etkinleşir.
- Monet, Degas, Renoir gibi Empresyonist ressamların bir sis perdesinin ardından sundukları görüntüler, bestecilerde de iz bırakır. Debussy, Ravel, Fauré gibi sanatçılar bazı yapıtlarında müziği ince bir tül perdenin ardından duyuran bir teknik geliştirirler. Onlar da doğrudan betimlemek yerine, bellekte bırakılan izlenimi duyururlar.
- Akorların belirsizlik duygusu yaratan yeni birleşimler, egzotik diziler ve yoğun kromatik doku müzikte izlenimci araçlar olmuştur.
- İzlenimci müziğin, Geç Romantik senfoniler gibi, bir çeşit programı vardır. Ancak amacı, bir öyküyü anlatmak veya bir duyguyu dile getirmek değildir. Amacı, yapıta verilen başlığa göre bir ortam yaratmak, bir duyguyu uyandırmaktır.
- İzlenimci ressamların stüdyolarından kırlara çıkıp çalışmaları gibi, İzlenimci besteciler de duygularını bağımsızca müziğe aktarma peşinde sınırsızlık aramışlardır. Edebiyatta da bu arayışın başlıca öncüsü Proust olmuştur. Proust, bir kır manzarasının kendisinde uyandırdığı izlenimi betimlerken, ressamın aynı manzarayı tabloya aktarmasındaki tekniği izler.
- İzlenimci ressam, ışığın özünü kavramaya çalışırken microstructure yöntemine başvurur: Işığı parçacıklara böler. Müzikte İzlenimci tekniği işleyen besteciler de sesi oluşturan öğeleri temele indirgeyip, akorları parçalayarak, bölerek yeni bir çözümlemeye giderler. Örneğin Debussy bazı eserlerinde resimdeki fragmantasyon tekniğini kullanmıştır.
- İzlenimci akımda ressamın tam renk, saf renk arayışı, bestecinin saf ses, tam ses (ton juste) arayışına koşuttur. Edebiyatta Flaubert’in “tam sözcüğü” arayışı, sanat dalları arasında bu dönemdeki etkileşimi sergiler.
- Verlaine, şiir, resim ve müziği içiçe dile getirir, biraz da müziğin herşeye egemen oluşunu eleştirir.
- İzlenimci resimde renk ve ışığın ardına saklanan konu, simgesel şiirde ritim ve sesin gölgesine gizlenirken müzikte de sesin kulakta bıraktığı hoş izlenimlerin ardına süzülür. Debussy pek çok yapıtında doğa izlenimlerini müziğe aktarmıştır. Debussy’e göre, bir bestecinin kimliği, orkestrasında kullandığı renk ve gölge oyunlarında kendini gösterir. Her parçanın özüne göre çalgı seçimi yapılmalıdır. Debussy ve Ravel’in piyano müziğinde İzlenimci sanat önemli bir yer tutar. Susturucu pedal ile seslerin büyülü bir ortama taşınması kullanılan tekniklerden biri olmuştur.
Leave A Reply