
Keşiş, Jan Fabre, 2001.
2017 Venedik Bienali’nde sergilenen eserde insan kemikleri, demir teller ve iplik kullanılmış.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu
- Andy Warhol’dan itibaren birçok sanatçının gösteriye ve gösterinin çarpıcı etkilerine başvurması, günlük hayatımızı biçimlendiren medyanın kaçınılamayan gücüne tanıklık etmektedir.
- Sanatçı, dünyanın nasıl göründüğü ve insanların durumunun günümüzde neye benzediği konusunda eleştirel bir konum alır. “Razı olmamak” söz konusudur. İzleyicinin işlerden çok, işlerin ele aldığı konularla ilgilenmesi, konuya dahil olması amaçlanır.
- Pek çok sanatçı pek çok işiyle, günümüzde meselenin parçası olmadan eleştiri imkanımızın da olmadığını vurgulamaya çalışmıştır.
- Sanat şahsi zevklerin ötesine geçer.
- Zaman zaman alışılagelen beğeni ve rahatlık sınırlarının ötesi söz konusu olabilir.
- İmge, nesne, performans ve metin gibi pek çok formu kapsayan yapıtlar çoğunluktadır.
- Sanat eseri özünde iyi veya kötü oluşunu değil de, bizim diyaloğa girmemize imkan tanıyıp tanımadığı sorusunu sormamızı getirmektedir.
- Eserler fiziki olduğu kadar da fikirseldir.
- Sofistike tüketiciler için şirketler prestijlerini, ürünlerini sanatsal etkinliklerle desteklemeye başlamışlardır.
- Ana amaçlardan biri, tüketim öncesi duruma geri dönmek söz konusu olmadığına göre, dünyayla daha az katı bir denetim altında ve daha az düzen verilmiş bir ilişkiye ulaşmaktır.
- Marcel Duchamp’ın “sanat eseri olmayan bir eser yapmak mümkün müdür?” sorusuna günümüzde mümkün olabileceği cevabını vermemiz beklenir.
2017 Venedik Bienali, Andy Warhol, Çağdaş Sanat, Çağdaş Sanata Varış, demir teller, Eleştiri, fikirsel, gösterinin çarpıcı etkisi, imge, insan kemikleri, Jan Fabre, Keşiş, Marcel Duchamp, Nesne, performans, şahsi zevk, sanat, Sanat eseri, sanat eseri olmayan bir eser yapmak mümkün müdür?, Sofistike tüketiciler, tüketim, üretim, Venedik Bienali
Leave A Reply