- Edward Hopper (1882-1967) Amerikan yaşam biçimini, dönemin yarattığı ruhsal etkiler açısından ele almış, şartların insanları sürüklediği yalnızlığı vurgulamış, yalnızlığın ressamı olmuştur. Parlak güneş ışığı ve gölgeler Hopper’ın hemen tüm resimlerinde bulunan sembolik öğelerdir. Hopper çalışmalarında genellikle boş alanları kullanır. Yalıtılmışlığı, yalnızlığı boşluk, ışık gölge ile verir.
- Öğrencilerini kentsel hayata dair gerçekçi resimler çizmeleri konusunda yüreklendiren, Ashcan School’un kurucusu Robert Henry’nin öğrencisi olan Hopper da, çoğunlukla Amerikan yaşamının ortak özelliklerini kendine konu edindi. Bunlar arasında benzin istasyonları, oteller, demiryolları, boş sokaklar ve onların sakin havası sayılabilir.
- Yağlı boyada usta olduğu kadar sulu boya ve gravürde de ustaydı. Avrupa’ya gidişlerinde Kübizm’den çok Realist ressamların yapıtlarından etkilendi.

Edward Hopper, The Mansard Roof, 1923.
Sanatçı Viktoryen mimariye büyük ilgi duyuyordu ve bir eve vuran güneş, resmetmeyi en sevdiği konuydu.
Yukarıdaki, ilk ilgi çeken tablosu olmuştu. Brooklyn Müzesi bu sulu boyayı 100 dolara satın almıştı.
Fotoğraf:www.edwardhopper.net

Edward Hopper, House by the Railroad, 1925.
Bu tablosu, sanatçının olgunluk döneminin başlangıcı olarak kabul edilir. Bu eser, boş kent ve kır manzaralarında sert çizgiler ve geniş şekiller kullandığı, olağandışı ışıklandırmalar ile konu ettiği objelerin yalnızlığını vurguladığı serisinin başlangıcı oldu. Eserlerindeki sinemavari geniş kompozisyonlar, ışığın dramatik kullanımı ve karanlık, ressamı film yapımcıları arasında da popüler kıldı.
Örneğin bu tablonun Alfred Hitchcock’un 1960 yapımı filmi Psycho’daki eve ve Terrence Malick’in Days of Heaven isimli filminde kullanılan eve örnek olduğu söylenir.
Fotoğraf:www.edwardhopper.net

Edward Hopper, Nighthawks, 1942.
En bilinen eserlerinden biridir. Bütün gece açık olan Amerikan tarzı ufak bir restoranın bar tezgahında oturan müşterileri resmederken ışığı, mekanı, dışarıda hüküm süren gecenin karanlığını öyle bir şekilde resmeder ki, vurgulanan izolasyon olur.
Alman rejisör Wim Wenders, 1997 yapımı filmi The End of Violence’da; yine yönetmen Dario Argento 1976 yılında çektiği Deep Red adlı sürrealist korku filminin dekorunda Nighthawk’tan yararlanmıştır.
Nighthawks’un karakterlerinin çizgi film kahramanları ya da James Dean, Marilyn Monroe gibi ünlü pop kültürü ikonları ile değiştirilmiş olanları üretilmiştir.
Fotoğraf:www.edwardhopper.net

Edward Hopper, Gas, 1940.
Tabloda boş bir kır yolunun kıyısındaki benzin istasyonunun yapay ışığı ile gökyüzünün doğal ışıklarının kesişmesi görülür.
Hopper’ın pek çok çalışmasında insanoğlunun çevreyle olan keskin ilişkisi işlenir. Tabloları filmlerdeki sessiz sahneler gibidir. Hopper’ın resimlerindeki karakterler de zirveye ulaşılan bir sahnenin öncesinde ya da sonrasında resmedilmiş gibidirler.
Fotoğraf:www.edwardhopper.net
- Hopper resimlerinde kadın model olarak çoğunlukla kendi eşini kullandı.
- 1925-1950 yılları arasındaki çalışmaları, ressamın en başarılı dönemi olarak anılır.
- 2004 yılında Londra’da Tate Modern’de yapılan sergi, galerinin en popüler ikinci sergisi olmuş, açık kaldığı üç ay boyunca 420.000 ziyaretçi çekmişti.
- Hopper’ın pop kültürü üzerindeki etkileri inkar edilemez. 1993’te Madonna, Hopper’ın 1941’de çizdiği “Girlie Show” isimli resimden etkilenerek çıktığı dünya turnesinin ismini The Girlie Show koydu. Gösterinin içinde de bu resmi andıran pek çok öğe vardı. 2002’de Sam Mendes tarafından çekilen Road to Perdition isimli filmde de yönetmen ışıklandırmada Hopper’ın eserlerini, özellikle New York Movie’yi örnek aldı. Birçok pop şarkıcısı parçalarının adını Hopper’ın tablolarının adlarından seçti.
- Hopper’ın vefatından on ay sonra da karısı vefat etti. Karısı, Hopper’ın eserlerini Whitney Museum of American Art’a bağışlamıştı.
Sevgili Sedef Soylu’ya bana seneler önce ABD’den hediye getirdiği Edward Hopper kitabı için bir kez daha teşekkür ediyorum.
Leave A Reply