Yönetim, özellikle 950’li yıllardan sonra Fujivara Ailesi’nin elinde olmuştur. İmparatordan sonra devlet yönetiminin en üst makamlarında hep Fujivaralar olmuş, imparatoriçeler hep bu ailenin kızlarından seçilmişti. Şinto dinine göre tanrısal bir figür sayılan imparatorlar simgesel konumda tutulmuş, zamanlarının çoğunu dini görevlerle geçirmişler, erken yaşta manastıra çekilmeye zorlanmışlardır. Heian Dönemi (794-1185) fiziksel şiddetten çok entrika, rüşvet, sus payı verme, sürgün devri olmuş. Taşra çok küçümsendiği için sürgün çok ağır bir ceza sayılıyormuş. Ama Heian döneminin sonu şiddete sahne olmuş; dönemin feminen, asude ve estetik iklimi yerini Kamakura Döneminin (1185-1333) militarist, eril atmosferine bırakmış (1).
Heian imparatoriçesi doğum yaparken birçok tören yapılırdı. Doğumhanede ayinler yapılır, beyazlar içindeki çok sayıda saraylı doğumu izler, doğumun ardından yıkama töreni yapılır, sonra da kötü ruhları uzaklaştırmak için bebeğin önünde kılıç ve kaplan başı sallanırdı. Ayrıca odaya pirinç saçılırdı (2).
İmparatoriçe tahta törenlerle çıkardı. Yeni imparatoriçe, iki tarafına kötü ruhları uzaklaştırdığına inanılan aslanımsı bir yaratık ve Kore köpeği heykellerinin yerleştirildiği perdeli bir tür kürsüde otururdu. Aslanımsı yaratık ile Kore köpeği neredeyse aynıydı. Aslan sarıydı ve ağzı açıktı, köpek ise beyazdı ve ağzı kapalıydı. Ama her ikisi de Kore’den ithal edilmişti (3).
Lotus çiçekli duvar süsü 1650-1750 yılları arasına tarihleniyor. Lotus, çamurdan çıkmasına rağmen temiz kalabilen insanı simgeler. Budist tapınakları taze veya yapma lotuslarla süslenir. Buradaki duvar süsü altın yaldızla süslenmiş bronzdan yapılmıştır.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu, V & A Museum, 2017.
İmparatorun ailesi hakkında hiçbir zaman hiçbir şey söylenmediği gibi, imparatorluk ailesine ilişkin Olaylar Japonya’da en derin paylaşım duygusuyla, dikkat, nezaket ve sabırla karşılanır. İmparatorluk Ev İdaresi Dairesi’nin kamuya yaptığı her açıklama Japon halkına gösterilmiş bir lütuf olarak minnetle karşılanır (4).
İmparator değişince takvim sıfırlanır ve yıl 1’den başlar. “Meiji’nin 2’sinde doğdum,” denir.
İmparator, ahlaki bir takma isim alır ve bu ad, pek çok resmi belgede kullanılır. Yeni döneme verilecek isim, aylarca süren oturumlarda seçkin bir uzmanlar grubu ve kıdemli siyasetçiler tarafından belirlenir. 64 yıl tahtta kalan İmparator Hirohito’nun dönemine Shouwa – Parlayan Japonya, tahtta 30 yıl kalıp kendi isteğiyle tahttan çekilen İmparator Akihito’nun dönemi ise Heisei – Barışın Teşviği olarak anılmıştı.
İmparator, İmparatorluk Sarayı’nda yapılan törenle tahta çıkıyor; törende ayna, kılıç ve mücevherden oluşan imparatorluk alametlerini teslim alıyor. Orijinalleri muhafaza altındaki kılıç ve aynanın kopyaları Naruhito’ya babası Akihito tarafından teslim edildi. Akihito, 1817 yılında tahttan kendi isteğiyle çekilen İmparator Kokaku’dan sonra hayattayken tahttan vazgeçen ilk imparator. Akihito, tapınakta yapılan törenle Tanrılarına da veda etti (5).
Yararlanılan Kaynaklar
(1) Yastıkname, Sei Şonagon, Metis Yayınları, 2006. Sayfa 17.
(2) A.g.e., sayfa 317.
(3) A.g.e., sayfa 318.
(4) Seiobo Orada Aşağıdaydı, Laszlo Krasznahorkai, Can Yayınları, 2019. Sayfa 363.
(5) Cumhuriyet Gazetesi 2 Nisan 2019; Cumhuriyet 1 Mayıs 2019; Hürriyet Gazetesi 2 Mayıs 2019; Cumhuriyet 23 Ekim 2019.
Leave A Reply