Doğu Avrupa ülkelerinde bazı eski komünist siyasi elitler oldukça kinik davranarak ulusal bellekleri araçsallaştırdılar ve 19. yüzyıl sonuna çok benzeyen savaş yanlısı ve kendisinden başkasını tanımayan bir milliyetçilik anlayışını beslediler.
Avrupa’nın Kısa Kültür Tarihi, Emmanuelle Loyer, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2022. Sayfa 168.
“Uçakta sinek. Bulgar sineği miydi acaba, uçak dönüş uçuşu yapıyordu. Yoksa yolunu kaybetmiş, uçuşları karıştırmış bir İsviçre sineği miydi (gerçi İsviçre’ye hiç sinek alınıyor muydu acaba?). Kendisini Balkanlar’ın İsviçresi ilan eden karanlık bir Balkan ülkesinde ömür boyu yabancı olarak kalacak bir sinek.
Sineklerin ulusu olur mu? Ulusal sineğin özellikleri nedir, memleketine bağlılık ve özlem hisseder mi, daha ilkel bir vatanseverlik biçimi geliştirebilir mi? Milliyetçiliği doğal tarihin mikroskobu altına koysak ne olur?
Sinek ve ulus, al sana ciddi bir konu. Ulus, tarihsel veya doğal zamanın sınırları içinde sadece bir toz zerreciğidir, evrimsel saatin mikroskobik bir parçasıdır, sinekten bile daha kısa ömürlüdür. Her halükarda, sinek, ulusun ortaya çıkışını zamanda yüzlerce ve binlerce kez aşar. Homo nationalisticus canlıların sınıflandırılmasına girebilseydi nasıl olurdu acaba?”
Gospodinov, Renan’dan bir alıntı da yapıyor: “Aynı şeyleri hatırlayıp aynı şeyleri unutma konusunda sözleşmiş insan topluluğuna ulus denir.”
Zaman Sığınağı, Georgi Gospodinov, Metis Yayınları, 2022. Sayfa 136, 137, 157.
J. M. Coetzee şöyle yazmış: “Millet-grubun kazanımlarını kutlamakla sınırlı tutulduğunda bile milliyetçilikte pek iyi şeyler görmediğimi teslim ediyorum. Milletler kendilerini ortak bir doğum ya da atalar üzerinden (millet kelimesi nascor’dan, doğmaktan gelir) yani pratikteki karşılığı ile ırk üzerinden tarif etmediğinde, başka milletlere karşı tarif eder, ortak kimlik iddialarını negatif bir nitelik üzerine kurarlar: Biz İzlandalılar Danimarkalı değiliz, biz Pakistanlılar Hint değiliz gibi. Bu açıdan negatif bir şekilde tanımlanan millet, grup kimliğinin müşterek inanışlara ve adetlere dayandığı bir inançtan ya da her üyenin birtakım sınamalardan geçtiği loncalardan farklıdır. Milliyetçilik retoriği daha karanlık güdüler için bir kılıf da olabilir. ”
İyi Hikaye, J. M. Coetzee ve Arabella Kurtz, Can Yayınları, 2023. Sayfa 112, 113.
Leave A Reply