- Savaş tanrısı adına yapılan savaşlarda şiddet, toplum üzerinde yüceltici ve yükseltici bir rol oynardı.
- 14. ve 16. yüzyıllar arasında yaşamış bir Orta Amerika halkı olan Aztekler, güneşin gökteki seyrine devam edebilmesi için kurban kanıyla beslenmesi gerektiğine inanırlardı. Kendini kurban etme, kendi bedenini keserek veya delerek kanatmak, Aztekler arasında yaygındı. Bu, tanrılara kan sunmanın bir yoluydu.
- Aztekler, başında bir rahibin bulunduğu ritüel savaşlar yaparlardı. Bu savaşlardaki kitlesel öldürme eylemleri dinsel edimlerdi. Amacı, şiddetin kontrolden çıkmasını sağlamaktı, aracı ise şiddetti.
- Meksika’da, mısırın tüm bir yaşam sürecinden geçtiği düşünülerek, mısır dikildiğinde yeni doğmuş bebekleri, filiz verdiğinde biraz daha büyük çocukları, mısırın yetişme zamanında yaşlı erkekleri kurban ederlerdi.
- Meksika’da tanrı kılığına sokulan kişiye bir yıl özen gösterilir, sonra tapınakta şölenle rahip tarafından, taş bir bıçakla göğsü kesilerek kalbi güneşe sunulur; başı daha önceki kurbanların kafatasları arasına konur, kol ve bacak etleri soyluların masasına sunulurdu. Yerine hemen bir başka delikanlı seçilirdi. Öldürülen tanrının hemen yaşama geri döndüğüne inanılırdı.

Eski Chichen Itza, Kafatası Tapınağı, Meksika.
Bir Maya (550-900) yerleşimi olan Eski Chichen Itza’da bir insan kurban etme kuyusu da görmüştük.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu
- Mayalar kendi kanlarını döktüklerinde tanrılarla temasa geçtiklerine ve yiğitliklerini gösterdiklerine inanırlardı.
- Kutsal olduğu düşünülen kişilerin öldürülme töresi dünyanın birçok yerinde geçerliydi.
- Sakız ve Bozcaada’daki Dionysos törenlerinde insan kurban edilirdi.
- Ekvador Kızılderilileri tarlalarını ektiklerinde insan kanı döker, erkeklerin kalplerini kurban olarak sunarlardı. Bu kurban verilmezse ürünlerinin tamamen yok olacağını düşünürlerdi. Kurban töreni bitince halk tarlasını ekmeye başlardı.
- Batı Afrika’da, Gine’de, Hindistan’da bir Dravidyen halk olan Gond’larda ve Khond’larda, Bengal’de toprağa insan kurbanlar sunulur, kurbanların parçaları farklı tarlalara gömülürdü.
- Başkasının ruhunu kendisininkiyle birleştirmek için o kişinin kalbi, gözü veya bazı yerlerde de safrası yenirdi.
- Avustralya yerlileri cesaret kazanmak için cesur insanların kalbini ve ciğerini yerlerdi.
- Antik Yunanlar, insan kurbanetmezlerdi. Troya Savaşı öyküsünde, Yunan komutan Agamemnon, kızı İfigenia’yı Tanrıça Artemis’e kurban etmek zorunda kalmıştı, ama, efsanenin bazı versiyonlarında İfigenia son dakikada kurtuluyordu.
- Daha sonra, gerçekten öldürme töresi yerine yalandan öldürme uygulaması konmuştur. Yalandan öldürme, bir tasvir üzerinde gerçekleştirilirdi.
- Greklerde tanrılara kurban verme 6. yüzyılda İmparator Justinyen tarafından yasaklanana kadar devam etmiştir.
Antik Yunanlar, Avustralya yerlileri, aztek, aztekler, Batı Afrika, bebek ölümleri, Bozcaada, Dionysos törenleri, Dravidyen, Ekvador Kızılderilileri, erkek çocuk ölümleri, Eski Chichen Itza, Gine, Hindistan, İfigenia, İmparator Justinyen, insan ciğeri, insan kalbi, Kafatası Tapınağı, kız çocuk ölümleri, Kurban Olarak İnsan, kurban verme, Maya, Mayalar, Meksika, neden şiddet uygularız, neden şiddete başvuruyoruz, ritüeller, Ritüellerdeki Şiddet, Sakız adası, şiddet, şiddet nedir, Tanrıça Artemis, Troya Savaşı
Leave A Reply