
İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde sergilenmekte olan Urartular’ın kendilerine özgü tek renkli, parlak kırmızı perdahlı çanak çömlek.
Fotoğraflar: Füsun Kavrakoğlu
Ekrem Akurgal’a göre, Hurriler’in ahfadı olan Urartuların kralları şunlardır:
Aramu MÖ 860-840
I. Sardur MÖ 840-830 Lutripi’nin oğlu
Ispuini MÖ 830-810 Sardur’un oğlu
Menua MÖ 810-780 Ispuini’nin oğlu
I. Argişti MÖ 780-760 Menua’nın oğlu
II. Sardur MÖ 760-730 Argişti’nin oğlu
I. Rusa MÖ 730-713 Sardur’un oğlu
II. Argişti MÖ 713-685 Rusa’nın oğlu
II. Rusa MÖ 685-645 Argisti’nin oğlu
III. Sardur MÖ 645-625 Rusa’nın oğlu
Erimena MÖ 625-605
III. Rusa MÖ 605-590 Erimena’nın oğlu
IV. Sardur MÖ 590-580
- Demir Çağı uzmanı Şevket Dönmez, Hititler’in yıkılmasından sonra başlayan Demir Çağı’nın, MÖ 1200’den İskender’in Büyük Asya Seferi’ni başlattığı MÖ 330’a kadar olan dönem olduğunu; Frig ve Urartular’ın bu dönemin içinde kaldığını söylüyor. Doğu Anadolu’da Urartu sonrasında pek çok halk yaşadığını; örneğin Karduklar’ın Urartulardan miras kalan bir halk olduğunu, Alarodlar’ın, Kaldeliler’in Urartular’ın devamı gibi düşünülebileceğini belirtiyor. Urartular ile Ermeniler arasındaki ilişki konusundaki iki teoriyi şöyle açıklıyor: “Birincisi, Ermenilerin Urartular’dan geldiği yönünde. Diğeri ise, Urartu coğrafyasında Ermeniler vardı, ama Urartu değillerdi; Urartular yıkıldıktan sonra Ermeniler ortaya çıktı, görüşüne dayanıyor.
Eğer bir halkın devamıysanız, belli kültürel özellikleri devam ettirirsiniz. Bunların ilki dildir. Urartu dili Asyanik bir dil iken, Ermeniler’in dili Hint-Avrupa dil ailesine mensup bağımsız bir alt grup dilidir. İkincisi yazı. Ermeniler Urartuların devamı olsaydı, çivi yazısını devam ettirirlerdi, oysa MS 4. yüzyıldan sonra yazıya geçtiler. Üçüncüsü ise mimari. Urartular’ın geleneksel kale kent mimarisine Ermeniler’de rastlanmaz. Arkeolojide çanak çömlek grupları, çok önemli belgelerdir. Etnisiteye direkt işaret eden bulgulardır. Urartular’ın kırmızı renkte kendilerine özgü bir çanak çömleği vardır. Bunu Ermeniler’de görmüyoruz. Urartular’ın çok yüksek bir maden sanatı vardır, o da Ermeniler’de devam etmiyor. Mitolojileri de farklı. Tüm bunlar, Urartular’ın ve Ermeniler’in iki ayrı halk olarak aynı coğrafyada arka arkaya yaşamış oldukları tezini güçlendiriyor.” - Protohistorya tahsili yapmış olan yazar Özlem Ertan, Urartular ile Ermeniler’in dillerinin farklı dil gruplarına ait olduğunu ancak Ermenice’de Urartu dilinden gelen bazı sonekler bulunduğunu, bunun Ermeniler’in Urartuca konuşan halklarla kaynaşmış olmasından kaynaklandığını yazmaktadır. Ermeni adına ilk kez MÖ 522 yılında Pers Kralı Darius tarafından yazdırılan bir anıtta rastlandığını, oysa Urartu Devleti’nin MÖ 590-585 yılları arasında yıkılmış olduğunu not düşüyor. Ermenistan’ın başkenti Yerevan kentinin yakınında, Urartu Kralı I. Argişti tarafından kurulmuş Erebuni isminde bir Urartu kenti var. Urartular, Asurlular gibi, ülkelerindeki değişik etnik gruplara mensup insanları denetim altında tutmak için toplu nüfus aktarımı yani tehcir uygulamasına başvururlardı. İsyan çıkmasını önlemek ve esir ettikleri halkı yeni kentlerin yapımında işgücü olarak kullanabilmek için on binlerce kişiyi bir yerden başka bir yere naklettikleri yazıtlardan anlaşılmaktadır. I. Argişti, Elazığ ve Malatya’dan 29.284 kişiyi Erebuni’ye yerleştirmiştir.
Leave A Reply