- Çağdaş Dönem’in bir başka özelliği de çoğu sanatçının, sanat skalasının geniş olması. Modernizm’den sonra, “ressam”, “heykeltıraş” diye bir ayrım pek kalmadı. Sanatçı resim, heykel, yerleştirme, kolaj yaptığı gibi şiir ve roman yazabiliyor, sinemada, moda dünyasında da etkili olabiliyor.
- Paslanmaz çelikten ayna yüzeyli balon hayvanlar ve sıradan nesnelerin reprodüksiyonlarını üretmekle tanınan Jeff Koons (1955-), Pop kültürün son temsilcisi olarak anılmaktadır. Salvador Dali ve Andy Warhol’u ustaları olarak kabul ettiğini belirten sanatçı, eserlerinin satış performansına bakıldığında, yaşayan en pahalı sanatçı olarak tanınmaktadır.
- Koons, 1990’lı yıllarda tümüyle popüler kültür imgeleri üzerine kurulu heykelleriyle gündeme gelmişti. Heykelleri kendisi tasarlar, profesyonel heykeltıraşlarla çalışarak Pembe Panter, Michael Jackson gibi popüler imgeleri, kendi tasarladığı biçim ve boyutlarda sergilemiş, bunlar heykel sanatının Çağdaş örnekleri olarak nitelendirilmiştir. Bibloları dev boyutlarda yeniden üreten ve kitsch olgusuna değinen, balon gibi geçici nesneleri bronz gibi malzemelerle yeniden üreterek kalıcı hale getiren, sanat yapıtının değerinin hangi temelde aranabileceğine dair soru işaretleri oluşturan Koons, nesne temelinden hareket eden Yeni Kavramsalcı sanatçılar arasında sayıldığı gibi, Tüketim Nesnesi Sanatı denilen eğilimin de öncüsü sayılmaktadır ama tüketim kültüründen ilham alan tek sanatçı Koons değildir.

Jeff Koons, 1992 yılında ürettiği Yavru Köpek adlı eserinin pek çok çeşitlemesini yapmaya devam etti. Parlatılmış paslanmaz çelik, saydam boya kaplama ayna yüzeyli Balon Köpek (1994-2000), 58 milyon dolara satıldı. Yavru Köpek’in çeşitlemeleri arasında çok çeşitli renklerde ürettiği Lale Balonlar ile Balon Çiçekler de sayılabilir. Balon Çiçek adlı çalışması Christie’s müzayede evinin Londra’da düzenlediği açık artırmada 12.9 milyon pounda satılarak, yaşayan bir sanatçının eserine o güne kadar verilen en yüksek fiyat olmuştu. Koons objeleri devasa boyutlara taşıyarak kitsch denilen estetik anlayışın bir “yüksek kültür” unsuru olup olamayacağını sorguluyor.
Fotoğraf:topics.nytimes.com

Koons, enstalasyonlarından birinde bir Hermés efsanesi olan Birkin model çantayı da kullanmıştı.
Fotoğraf:observer.com
- Moda ve sanatın buluşmasında belki de en etkin rolü 2000’li yılların başından bu yana dünyanın en önemli çağdaş sanatçılarıyla işbirliği yapan; bizi moda ile sanatı, müze ile butiği bir arada ve yeniden düşünmeye çağıran Louis Vuitton oynuyor. Marka, olayı tasarımcı-sanatçı-ürün üçgeninde görüyor. Louis Vuitton bugüne kadar Takashi Murakami, Richard Prince, Yayoi Kusama, Stephen Sprouse, Cindy Sherman, James Turrell, Olafur Eliasson, Daniel Buren ve Jeff Koons ile işbirliği yaptı. Markanın 2014’te Paris’te açılan, mimar Frank Gehry tasarımı bir sanat müzesi de var.
- Stephen Sprouse’un grafitileri, Murakami’nin renkli logoları, Kusama’nın puantiyelerinden sonra Koons, Louis Vuitton için “yüksek sanat” ürünü vermiş beş usta ve onların beş eserini seçti: Da Vinci (Mona Lisa), Rubens (Kaplan Avı), Fragonard (Köpekli Kız), Van Gogh (Buğday Tarlası ve Selviler) ve Titian (Mars, Venüs ve Aşk Tanrısı). Koons, Eski Ustalar adlı koleksiyonu için bu başyapıtları yeniden yaratarak üzerlerine metal harflerle ustaların adlarını yazdı. Markanın logosu olan LV’nin karşısına JK harfleri kondu. Ürünlere sanatçının alameti farikası haline gelmiş olan tavşan figürü eklendi. 51 parçalık bir koleksiyon oluştu. Koons, bu projenin işlerini sokağa çıkarttığı bir iletişim platformu olduğunu düşünüyor. Bu proje ile yüksek sanata ve sanat tarihinin büyük ustalarına atfedilen hiyerarşiyi silme çabası gösterdiğini söylüyor.

Koons’un New York’taki bembeyaz atölyesinde bir asistan ordusu çalışır. Koons, sabah 8.30’dan akşam 17.30’a kadar ofistedir ve onlara enerji pompalar. Kendisi Popeye ve Hulk temsilleri yapar; Manet, Dali, Poussin ve Courbet’nin eserlerini toplar.
Fotoğraf: Hubert Fanthomme/Revealed
Leave A Reply