
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu
Sarı Nehir vadisinde, günümüz Xian/Şian kenti yakınlarındaki Banpo neolitik yerleşiminde MÖ 5000’lerden kalma darı taneleri ele geçmiş. MÖ 600’lerde bir araya getirilen Şarkılar Kitabı’nda (Shi Jing) kırktan fazla sebze ve bitki adı yer alıyormuş. MÖ 4. yüzyıla ait iki şiirde ise yemek betimlemeleri varmış (1).
Eski Çin’de, MÖ 4. yüzyıla tarihlenen ve ünlü düşünür Lao Tse tarafından yazıldığı sanılan bir metinde “Büyük bir ülkeyi yönetmek ilke olarak küçük bir balığı pişirmek gibidir,” der. Her ikisinde de dikkat ve özen gereklidir. Simgesel açıdan, iyi yemek pişirme ile iyi hükümet etme arasında mecazi bir ilişkilendirme söz konusudur: Dikkatsiz davranmak, gereğinden fazla elinde tutmak bu küçük balık gibi koca devleti de mahvedebilir.
Yemek, Çin’in sosyal, siyasal ve kültürel yaşamında daima önemli bir simgesel işleve sahip olmuştur. Erken Çin metinleri yemek pişirmeyi mecazi anlamda uygarlıkla bir tutarken, ding adlı üç ayaklı ritüel kazanı ise devleti simgeler. Uygar insanlar “pişmiş” olarak tanımlanırken, uygar olmayanlar ise “çiğ” sayılıyordu.
Eski Çin edebiyatında hükümet etme sanatı, değişik malzemelerden mükemmel biçimde harmanlanmış bir yahni yapan aşçının becerisiyle de kıyaslanmıştır.
Shang Hanedanı’ndan İmparator Thang (MÖ 1766-1760) dönemin ünlü aşçısı Yi Yin’i mutfak becerisi ve bilgisinden dolayı başbakan olarak atamıştı. Yi Yin, tüm dünyayı içinde insanların yemek hazırladığı bir mutfağa benzetiyordu. Akıllı bir yönetim de iyi bir aşçı gibi davranmalıydı. Nasıl yemek pişirirken malzemeleri dengeli bir biçimde harmanlamak için değişik lezzetlerin bilinmesi gerekiyorsa, yönetenlerin de halkın halinden, çektiklerinden haberdar olması ve arzularını iyi anlaması gerekiyordu ki, ihtiyaçları karşılanabilsin. Mutfakta olduğu kadar ülke yönetiminde de bir yahnideki malzemeler gibi bir uyum gerekliydi. Hükümdar, halkın içinden çıkmış yetenekli aşçı başbakanının köylü geçmişi ve deneyimi aracılığıyla, köylüler ve toprakla bağlarını koruyacak ve yine aşçısı sayesinde, kent esnafı ve pazarıyla ilişki içinde olacaktı (2). Yemek çubukları Shang Hanedanı döneminde kullanılmaya başlanmıştır (3).
Bir sonraki hanedan Chou döneminde de (MÖ 1027-256) iktidar sahibinin halkını korumak ve adil biçimde yönetmekle yükümlü olduğu ilkesi geçerliydi. MÖ 722-468 yılları arasında bir araya getirildiği düşünülen Tso Chuan metinleri Çin tarihinin en eski yazılı öyküleridir. Örneğin, balık filetosunu pişirirken nasıl aşçı malzemeleri karıştırır ve onları eşitleyerek lezzetlendirir, ne eksikse katıp fazla olanı da azaltırsa, efendi ile vasalları arasındaki uyumlu ilişki de böyledir: “Yönetim ahenkli olursa, aşırı müdahaleci değilse, halkın içinde de ihtilaflı yürekler bulunmaz.” Bu anekdot, hiyerarşik feodal bir toplumda beslenme gücünün simgesel önemini de açık bir şekilde ortaya koyuyor (4).
Yararlanılan Kaynaklar
(1) At the Chinese Table, C. Lai, Oxford University Press, 1984. Sayfa 1.
(2) İktidarların Sofrası, Artun Ünsal, Everest Yayınları, 2020. Sayfa 28.
(3) Everyday Life in the Ancient World, Dr. John Haywood, Anness Publishing, 2014. Sayfa 32.
(4) İktidarların Sofrası, sayfa 28.
Leave A Reply