
On iki Hitit tanrısının kayalara işlendiği başkent Hattuşaş (Boğazköy) yakınındaki Yazılıkaya’da B Odası.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu, Çorum, 2006.
On iki rakamı tarih boyunca birçok toplumda simgesel bir anlam taşımıştır.
On iki, başarı ve bütünlüğe, tamlığa ait olan sayıdır.
On iki, kozmik düzeni ve ruhani soy zincirini temsil eder. On iki bolluğa ve İbrani medeniyetlerle antik Doğu medeniyetlerinde bütünlüğe karşılık gelir. Üç sayısından türediği için mükemmeliyetin, ilahi gücün; dört sayısından da türeyebildiği için maddesel gücün, çoğalmanın sembolüdür.
Eski Mısır‘ın on iki temel tanrısı vardı. Mısır mitolojisinde yaşam, son basamağı ebediyete açılan, on iki basamaklı bir merdiven ile temsil edilirdi.
Sümer‘de, Babil‘de bir güneş yılı on iki aya bölünüyordu. Gece ve gündüz on ikişer saatlik iki dilime bölünmüştü.
MÖ 700’lerde Orta İtalya’yı egemenlikleri altına alan doğudan gelen bir halk olan Etrüskler’in on iki kentten oluşan konfederasyonu vardı.
Eski Yunan ve Roma panteonunda da on iki tanrı yer alıyordu.
Pythagore ( on iki notalı kromatik dizisinin mucidi) on ikiyi düzenin ve iyinin sembolü, kozmik sayısının isimlendirdiği zaman ve evreni yöneten olarak nitelendirmiştir.
Ulysses’in on iki yoldaşı vardır.
Herkül, on iki görevini tamamlayıp ölür.
İskandinav mitolojisinde Odin‘in on iki yoldaşı vardır; bu yüzden cennet on iki salona bölünmüştür.
Kitab-ı Mukaddes’te on iki sayısı bolluğu vardır.
Tevrat, İsrailoğulları‘nın on iki kabileden oluştuğunu yazar.
İbrani alfabesinin başlangıcı basit on iki harftir.
Yaradılış’ta İsmail ve Yakup‘un on ikişer oğulları vardır.
Vahiy Kitabı’nda Harun‘un tercihini doğrulayan on iki ağaç dalıdır. Gökyüzündeki Kudüs’ün incilerden yapılmış on iki kapısı ve surlarında oturan on iki kişi vardır.
Eski Ahit‘in Hayat Ağacı her yıl on iki kez meyve verir.
İsa, Aziz Francis, Konfüçyüs ve Mithra on iki mürit seçmişlerdir.
Diokletianus, Roma İmparatorluğu‘nu on iki piskoposluk bölgesine ayırmıştır.
Eski Çin ve Orta Asya‘da da, güneşin bir yıl boyunca farklı mevsimleri kapsayan mevsimsel hareketi sırasında ayın on iki kez doğup batmasından hareketle geliştirdikleri burçlar takvimini kullanıyorlardı. Günler de on ikişer saatlik iki dilime ayrılmıştı.
Eski Türkler de, Çinliler gibi göğün on iki burcu ve on iki ay sayısınca her yıla bir ad koydukları ve her biri bir hayvanla temsil edilen on ikişer yıllık kozmik takvimsel döngüler geliştirmişlerdi.
Batı Oğuzları on iki ana boydan oluşmasına karşın, daha önce, Göktürkler döneminde bu ülkenin kuzeyinde yaşayan Oğuz boyları “Dokuz Oğuz” olarak anılırdı. Eski Türklere göre gök dokuz kattan oluşuyordu. Dokuz, Türklerin en eski ve kutlu sayısıydı. Bunda dokuz gezegenli takvimlerinin de rolü vardı. Ancak, dünyayı on iki bölüme ve göğü de on iki burca ayıran Çinlilerin etkisiyle, on iki hayvanlı Çin takvimini benimsemişlerdi. Doğu Türklerinin dokuz katlı göğü, Altay destanlarında on iki, on altı hatta on yedi kata çıkacaktı.
Araplar, daha sonra tüm Müslümanlar, kameri yani Ay’ın yıl içindeki hareketlerine dayalı bir takvim geliştirmişlerdi. On iki burç, Hava, Ateş, Toprak ve Su, dörtlü kozmik ana kümenin her birinin içine üçerli olarak dağılıyordu.
Şii inanışında On İki İmam vardır.
Yararlanılan Kaynaklar
İktidarların Sofrası, Artun Ünsal, Everest Yayınları, 2020. Sayfa 603
Larousse Semboller Sözlüğü, Nanon Gardin, Robert Olorenshaw, Jean Gardin, Olivier Klein, Bilge Kültür Sanat Yayın Dağıtım, 2019. Sayfa 459-461.
Leave A Reply