
Fred Wilson’ın 2017 yılında İstanbul Bienali için ürettiği, Pera Müzesi’nde sergilenen eserlerinden bir bölümünün de teması zenci kölelerdi ve yine sergilendiği topraklara özgüydü. Osmanlı sarayındaki haremağalarına, halayıklara (kadın köle, cariye) gönderme yapan eserlerde çoğu Osmanlı topraklarına köle ticareti yoluyla gelmiş, kendilerini Afro-Türkler ya da Afro-Anadolulular olarak tanımlayan siyah tenliler konu alınmıştı.
Fotoğraflar: Füsun Kavrakoğlu
- 19. yüzyılın ortalarında Sultan Abdülmecit Mısır, Trablusgarp ve Bağdat valilerine gönderdiği bir fermanda, Afrika’dan Osmanlı topraklarına gönderilen kölelerin çok acı çektiklerini, köle ticaretinin toptan ve sürekli yasaklanması gerektiğini bildirmiştir.
- Bu fermandan yaklaşık yirmi yıl sonra 1880’de İngiltere’yle yapılan bir anlaşmayla köle ticareti yasaklanmış ama köle satışları önlenememiştir. Son olarak Osmanlı Devleti 1890’da Brüksel Konferansı’nda köleliğin yasaklandığını kesinlikle ilan etmiştir. Ama kölelik bir gelenek haline geldiği için İkinci Meşrutiyet’e kadar sürdürülmüştür.

Aynı sergide yer alan eski bir fotoğrafta bir “Arap Bacı/Arap Dadı” görülüyor. Osmanlı’da varlıklı kişilerin konaklarında haremağaları, lalalar, bacılar hiç eksik olmamıştır. Kölelik yasak edildikten sonra da pek çoğu son yıllarını oralarda geçirmişlerdir. Sergide Fred Wilson’ın dikkat çektiği bir diğer şey de adlandırılmaları ile ilgilidir. “Arap Değil” ibaresi ile zencilere Arap dendiğini, siyah derililerin halk arasında bu şekilde çağrıldığını bize hatırlatmıştır.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu
Leave A Reply