HUDSON RIVER SCHOOL, THOMAS COLE, ASHCAN SCHOOL, ROBERT HENRY
İkinci Dünya Savaşı sonrası Batı’da politik dengelerde değişim olmuş, bu durum sanat dünyasına da yansımıştır. İkinci Düya Savaşı sonrası sanata bakarken artık, şimdiye kadar yaptığımız gibi Batı Sanatı için sadece Avrupa’dan değil, ABD’den de bahsetmeye başlayacağız. Hatta 1960-70 arası yıllarda ABD’nin endüstrileşmesinin, zenginleşmesinin sonucunda sanata da yatırım yaptığını, sanat pazarını Paris ve Londra’dan kendisine çektiğini göreceğiz.
Çağdaş Sanata Varış dosyamızda şimdiye kadar, Frank Lloyd Wright, Uluslararası Üslup ve Soyut Sanat konularında ABD’den bahsettik. Şimdi bu noktada Avrupa-ABD etkileşimini belirterek ABD’de sanatın gelişim sürecine 1950’lere gelene kadar, hızlı bir göz atacağız. 1950’den sonra ABD ve Avrupa’yı birlikte işlemeye başlayacağız.
- 18. yüzyılda ülkenin zenginleşmesi ile aile üyelerinin, devlet adamlarının önce primitif, sonra gerçekçi tablolarının yapılması öne çıktı.
- 18. yüzyılın sonunda başlayan İç Savaş (1775-1783) ile romantik savaş anıları portrelere eklendi.
- 19. yüzyıl ortasında Hudson River School sanatçıları Romantizm etkili, uçsuz bucaksız doğa resimleri yaptılar. İlk kuşak Hudson Nehri’nin çevresini resmederken, ikinci kuşak ABD’nin farklı bölgelerini resimlerine konu yaptı.
- Edebiyat ile paralel giden, günlük hayatın hoş yanlarının yansıtıldığı genre (janr) resmi de çok gözde idi.
- 19. yüzyıl sonuna doğru fantazilerle ilgili resimler ve yine ona paralel Edgar Allen Poe (1809-1849) ve Nathaniel Hawthorne (1804-1864) ile dikkat çeken edebiyat ürünleri verildi. Poe, Avrupa’yı da etkiliyor ve Avrupa’yı etkileyen ilk Amerikalı sanatçılardan biri oluyor. O sırada Avrupa’da Post Empresyonizm ve Sembolizm hüküm sürmekte.
- 1907’den itibaren Realist bir grup olan Ashcan School, orta sınıfa hitap etmek istiyor. Genellikle tiyatroları, café’leri ile şehir hayatının konu alındığı, kalın boya kullanılan, fırça izlerinin belirgin olduğu bir stil.
- ABD’de Ashcan Okulu hüküm sürerken Avrupa’da Fovizm ve Kübizm vardı.
- Halkın, gazetelerde fotoğraf yerine resim görmeyi tercih ettiği fark edilince gazeteler de bu yola gittiler, özellikle de Pulitzer’lerin gazetesi.
- ABD, Avrupa’ya sanatçılarını göndermeye başladı. Avrupa’ya giden sanatçılar Kübizm’in, Fovizm’in, Kandinski’nin soyutluğunu ABD’ye taşımaya başladılar.
- 20. yüzyılın başında modern resim yapan ABD’li sanatçıların çoğu çizgi roman ve reklam endüstrisinden gelmeydi.
Leave A Reply