
Zhejiang Eyaleti’nin merkezi Hangzhou kentindeki Çay Müzesi’nin bahçesinde Lu Yu bir elinde çayı, diğerinde eseriyle görülüyor.
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu, 2018.
Tang Hanedanı döneminde, Hubei Eyaleti’nde doğan Lu Yu (y. 733-804), çay yapmayı Budist tapınağında öğrenmiş. Dünyadaki ilk çay konulu kitabı o yazmış. Cha Jing adlı üç ciltlik kitabının 10 bölümü var. Kitabın bölümleri şöyle: Çayın Kaynağı; Çay Toplama Aletleri; Çay Toplama Mevsimi; Çay Yapımı ve Aletleri; Çayı Demleme Yöntemi; Çay İçme Kuralı; Çayla İlgili Hikayeler; Çayın Üretim Yerleri; Çayın Özeti; Çay Fotoğrafları.
Lu Yu, öldükten sonra Çay Dahisi olarak adlandırılmış. Bugün Hubei Eyaleti sınırlarındaki Tianmen’de bir Lu Yu Tapınağı bulunuyor (1).
“800’lerde Çin’de Çay Kitabı yazılınca, çay Japonya’da da tanınmaya başladı” da denir, “yeşil çay Çin’den Japonya’ya bir rahip tarafından 8. yüzyılda getirildi” de. Anlaşılan tarih ve yön kesin (2).
Üç tip çay var: yeşil, siyah ve oolong. Tüketici bu üç çayın farklı bitkilerden elde edildiğini düşünüyor ama bu doğru değil. Farkı yaratan bitkiye uygulanan işlem.
Yüzyıllar süren çay üretim ve tüketiminden sonra Çin’de çay, işlem görüş şekline göre, altı temel kategoriye ayrılıyor: yeşil çay, siyah çay, oolong çay, sarı çay, beyaz çay ve koyu çay. Bu kategoriler de sonradan gördükleri işleme göre kokulu çay, sıkıştırılmış çay, toz çay gibi sınıflara arılıyor (3).
Morfolojik farklılıklar gösteren üç çay türü var: Çin çayı, Assam çayı, Kamboçya çayı. Türk çayı esas olarak Çin-Hint melezidir. Kırmızı çay adı verilen çay, Avrupa’da siyah çay olarak bilinen çaydır. Efsaneye göre bu çay da Tang Hanedanı döneminde (618-907) icat edilmiştir (4). Oolong, okside/fermente olmamış yeşil çay ile okside/fermente olmuş siyah çay arasında yer alan, kısa süre okside olmuş/yarı-fermente büyük yapraklı çaydır ve en iyileri Formoza Adası’nda, günümüzde Tayvan’da yetişenlerdir (5).

İlk başlarda sadece yeşil çay içiliyordu. Sonraları yaprakları sarmaya başladılar. Yüzyıllar boyunca çay, top veya dilim halinde sıkıştırılmış ve un katılarak satılmıştır (tea cakes, tea bricks). Bu gelenek günümüzde Tibet’te ve Moğolistan’ın bazı bölgelerinde devam etmektedir. Çaya unla beraber zencefil, soğan, tuz ve hayvan kanı da katılırdı. Bu, çorba olarak içilir ve bir yemek olarak kabul edilirdi (6).
Alttaki fotoğrafta yeniden üretimini (replikasını) gördüğümüz alet (tea roller), eskiden çay yapraklarını kırarak bitkideki başlıca yağ ve enzimlerin açığa çıkmasını sağlamakta kullanılıyormuş (7).
Fotoğraf: Füsun Kavrakoğlu, Çay Müzesi, Hangzhou, 2018.
Tang devrinde, 783 yılında devlet ilk defa, çayı vergi kaynağı yapmaya teşebbüs etti. Çayı üreticiden satın alacak, onu devlet lisansı almış tüccarlara verecek bir çay levazım dairesi kurulmuştur. Toptancılar, çok geçmeden, bütün karları kendileri elde etmek için, küçük tüccarları aradan çıkarmışlar, rüşvetle memurları kendilerine bağlamışlardı. Çay kaçakçılığının önüne geçmek, çayın karaborsada satılmasını önlemek için birçok önlem alınmıştı. Aynı şey tuza da uygulandı (8).
Yararlanılan Kaynaklar
(1) https://cri.cn/ Çay Dahisi Lu Yu
(2) Bir Fincan Rahatlık: Çay, Ebru İpekçi, Maison Française Gourmet, Ağustos 2023.
(3) Hangzhou Çay Müzesi bilgilendirme levhası.
(4) Çin Simgeleri Sözlüğü, Wolfram Eberhard, Kabalcı Yayınları, 2000. Sayfa 82.
(5) Teas & Tisanes, Jill Norman, Dorling Kindersley, 1989. Sayfa 5, 13.
(6) Çin Simgeleri Sözlüğü, sayfa 81.
(7) Teas & Tisanes, sayfa 5.
(8) Çin Tarihi, Wolfram Eberhard, Türk Tarih Kurumu Yayınları, 1995. Sayfa 229.
Leave A Reply